TURŞU TÜKETMENİZ İÇİN 7 ÖNEMLİ NEDEN!
Sağlık deposu ancak… Dikkat! Bir avuç içinden fazla yemeyin!
Bağışıklık sistemini destekliyor
Sebze ve meyvelerden oluşan turşu, içeriğinde bağışıklık sistemini güçlendiren pek çok vitamin, mineral ve antioksidan barındırıyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Sıla Bilgili Tokgöz farklı sebzelerin turşularını tüketmenin vücuda alınan antioksidan çeşitliliğini artırdığı için daha fazla yarar sağladığını belirterek, “Bunlardan en önemlileri ise polifenollerden ve betalaninden zengin olan pancar turşusu ile içinden glikosinolat maddesi elde edilen lahana turşusudur. Yüksek antioksidan çeşidi ve kapasiteleri nedeniyle bu sebzelerden yapılan turşu tüketerek soğuk algınlığına karşı kalkan oluşturabilirsiniz” diyor.
Kan şekerini dengede tutuyor
Turşu gibi fermente yiyecekler öğünlerle birlikte tüketildiğinde, içeriklerinde yer alan sirke sayesinde insülin salınımını dengeleyerek daha kontrollü bir kan şekeri sağlıyorlar. Ancak diyabet ve buna eşlik eden tansiyon ile böbrek rahatsızlığınız varsa turşu tüketmek sizin için bir risk oluşturabiliyor, dolayısıyla tüketim miktarında kontrollü olmanız gerekiyor.
Kas kramplarına iyi geliyor
Turşunun sağladığı bir başka önemli fayda da, kaybedilen sıvı ve minerallerin hızlı yerine konmasına destek olması. Ayrıca içeriğindeki sirke ile kas ağrıları üzerinde de rahatlatıcı etki oluşturuyor. Spor ve Egzersizde Tıp ve Bilim (Medicine & Science in Sports and Exercise) adlı akademik bir dergide yayımlanan makalede; susuz kalan erkek sporcularda 1/3 bardak turşu suyunun kas kramplarına iyi geldiği rapor edildi.
Kilo kontrolüne yardım ediyor
Turşu yüksek miktarda lif içerdiği için özellikle yemekle beraber tüketildiğinde besinlerin mideyi terk etme süresi yavaşlıyor, dolayısıyla tokluk hissi daha uzun süre devam ediyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Sıla Bilgili Tokgöz turşuda bulunan sirke kaynaklı asetik asidin vücutta yağ depolamasını da önlediğini belirterek, “Ayrıca hem düşük kalorili hem kabızlığa karşı etkili olmasından dolayı turşu kilo vermek isteyenlere de yardımcı oluyor” diyor.
Kanserden korunmaya destek oluyor
Turşu yapımında kullanılan sebzelerin her biri ayrı bir antioksidandan zenginler. Antioksidanlar serbest radikallerle reaksiyona girerek hücrelere zarar vermelerini önlüyor. Turşu antioksidan etkileriyle de serbest radikallere karşı mücadele ediyor, bu sayede kanserden korunmaya destek oluyor. Sarımsak, pancar ve karnabahar turşusunda bulunan flavonoidlerin antioksidan kapasitesi yüksek. Dolayısıyla tek bir turşu tüketmek yerine çeşitlendirmek farklı vitamin, mineral ve antioksidanların alımına olanak sağlıyor. Ancak dikkat! Avrupa Kanser Dergisi’nde (European Journal of Cancer) yayımlanan bir makaleye göre; yüksek sodyum içeriğine sahip besinlerin mide kanseriyle ilişkili olduğu bulunmuş. Beslenme ve Diyet Uzmanı Sıla Bilgili Tokgöz turşu tüketiminde miktarın çok önemli olduğunu hatırlatarak, “Bu nedenle mide problemi olan kişiler çok dikkatli tüketmeliler” diyor.
Kalp damar hastalıklarına karşı koruyucu
Beslenme ve Diyet Uzmanı Sıla Bilgili Tokgöz içeriğindeki antioksidanlar, vitamin ve mineraller sayesinde turşunun sağlıklı kişilerde kalp ve damar hastalıklarına karşı da koruyucu etkiye sahip olduğuna dikkat çekerek, “Ancak bu koruyuculuk sağlıklı bireyler için geçerli. Turşunun içerdiği yüksek tuz oranı nedeniyle tansiyon problemi olan kişilerin turşu tüketiminden kaçınmaları gerekiyor, çünkü tansiyon hastalarında kan basıncını çok yükseltebiliyor, bu da damarların yapısına zarar veriyor” diyor.
Bağırsakların düzenli çalışması için önemli
Sadece sirke ve tuzla yapılan, koruyucu içermeyen, fermente (bağırsak florasındaki faydalı bakterilerin devamlılığını ve büyümesini sağlayan) olan ev turşusu, bağırsaklar için de önemli. Bunun nedeni ise bağırsak dostu bakteri olan probiyotikler içermesi. Bu da mikrobiyotayı, bir başka deyişle bağırsak sağlığını koruyor. Bağırsak florasının sağlığı bağırsak hareketlerinin düzenli olması açısından son derece önemli. Yüksek lifli sebze ve meyvelerden yapılan turşular bu etkileriyle dışkı hacmini artırarak, metabolik atıkların vücuttan daha rahat atılmalarına katkıda bulunuyor, kabızlık sorununda da faydalı oluyor.