İsrail ile en yüksek düzeyde ekonomik, siyasi, askeri işbirliği yapan AKP iktidarı da riyakârca İsrail eleştirisi yapıyor ve de yapacak.
Bir taraftan İsrail saldırılarını eleştirip diğer taraftan ülkemizden kalkan gemilerle, yandaşları aracılığıyla İsrail’e lojistik destek sağlıyor. Bununla da yetinmeyip Anadolu insanının Filistin sorununa duyarlılığı üzerinden kendi gerici, cumhuriyet karşıtı düşüncelerine zemin hazırlamaya çalışıyor. Düzenlemiş olduğu gösterilerde Hilafet çağrısı yapılmasına müsaade ederek halkımızın duygularını sömürerek kendi çağdışı hedeflerini dillendirmektedir.
İlk gün olduğu gibi bugün de, ne kadar aksini söylerse söylesin, AKP iktidarı Emperyalizmin yerli işbirlikçisidir. Bütün politikaları emperyalizmin hedeflerine hizmet etmektedir.
100 Yılını doldurmuş olan Cumhuriyetimiz, içerden ve dışardan gelen bu saldırıları yok edecek dinamikleri oluşturmuştur. Halkımızın feraseti AKP iktidarının bu gizli hedefini bertaraf edecek yeterliliğe sahiptir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten aldığımız güçle bir kez daha söylüyoruz ki;
“İyi biliniz ki Türkiye Cumhuriyeti; şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. En doğru ve en hakiki tarikat, tarikat-ı medeniyedir. Medeniyetin emrettiğini ve talep ettiğini yapmak, insan olmak için kâfidir.”
Gazze’de kuşatma altında direnen Gazze halkını selamlarken, diyoruz ki; Gazze’yi yalnız bırakmamak, Gazze’nin tecrit edilmesine, ambargo altında boğulmasına izin vermemek, tüm dünya halklarının görevidir.
Emperyalizmin askeri güçleri, halkların birlikte oluşturduğu direniş barikatlarını aşamadı, aşamayacak.
Direnen Filistin halkı kazanacak!