SÖYLEM Mİ ÖNEMLİ EYLEM Mİ?
Bu haftaki yazımızı Baba yadigârı Derin obadaki Yayla evimizde yazmak nasip oldu.
Evet, değerli okurlarım, bilmiyorum böyle bir soru ile hiç karşılatınız mı?
Yani bir insanın söylemi mi yoksa eylemi mi sizin için önemlidir. Böyle bir soruyu bi kendimize soralım bakalım ne cevap alırız.
Şahsen bendeniz bir insanın söylemine değil eylemine bakarım. Eğer söylediği şeyin gereğini yapıyorsa benden tam not alır.
Bu siyasette de aynıdır.
Yerel seçimlerin yaklaştığı bu günlerde siyaset meydanı yine kızışmaya başladı.
Hemen, hemen her çevrede İYİ Partinin çakışı konuşulmakta ve bu çıkışla ilgili değerlendirmeler yapılmaktadır.
Merak edilen şu;
Acaba Sayın Akşener 81 ilde de aday çıkaracağız sözünün arkasında durabilecek mi?
Yoksa altılı masadaki gibi gel-gittiler yaşanacak mı?
Doğrusu altılı masadaki geriye dönüş İYİ Partiye pahalıya mal oldu.
Herhalde bunun farkındadırlar. Aynı hataya düşmeyeceklerini umuyorum.
CHP’de de farklı bir durum yok. Son noktayı Sayın Kılıçtaroğlu koydu. İttifak bitmiştir.
Her parti istediği gibi hareket edebilir.
Kılıçtaroğlu böyle söyledi de, Parti içerisinde durum nedir.
Kılıçtaroğlu Sayın İmamoğlu ile hiç barışık değil. Hele Özgür Özel’in Genel Başkanlığa aday olmasına verdiği destek bu gerilimi biraz daha gerdi.
Sayın İmamoğlu belki bir dönem daha İstanbul’a Başkanlık yapabilirdi ama bu fırsatı kaçırdı.
Sayın İmamoğlu İstanbul’a Belediye Başkanı olma yerine, gözüne kestirdiği, Genel Başkanlık yarışını da kaybetti. Bir türlü ben Genel Başkan adayıyım diyemedi.
Çok tutarlı bir siyaset izlemedi. Genel Başkanıyla küs olan bir aday ne kadar başarılı olur bilemiyorum.
Sayın İmamoğlu biraz daha sabırlı olsaydı daha ılımlı bir siyaset izleseydi. Banko Başkan olurdu.
İmamoğlu bir belediye başkanı gibi değil bir genel başkan gibi davrandığından başkanlığını tehlikeye attı. Daha çok İstanbul’a değil CHP ye çalıştı.
HDP yani Yeşil Yol Partisi de seçimlere tek başına gireceğini açıklayınca CHP iyice yalnız kaldı.
Burada AK Parti nin durumu ön plana çıkmaktadır.
Ak Parti İstanbul’da Trabzonlu bir aday çıkarırsa başarılı olur. Ama buna rağmen İmamoğlu Ak Partiyi yine zorlayacağı kesindir.
İYİ Parti seçime tek başına girme kararı almakla hata yaptı.
Çünkü İYİ Parti Anadolu’da nerde var. Nerde yok bunun hesabını yapmalıdır. Aday ve adayın kişiliği de önemlidir. Her ilde aday çıkarmak kolay bir mesele değildir.
Trabzon’da kendi kanımca durum değişmeyecektir. Trabzon seçmeni Sayın Zorluoğlu’na ve Sayın Genç’e bir dönem daha beraber çalışma imkânı vereceklerdir.
Gerçi benim Ahmet Metin Genç için düşüncelerim farklıdır. Bunu zaman zaman da yazdım. Ama AK Parti Genel Başkanı Sayın Erdoğan ‘ın Trabzon’un kadrosunu değişmeyeceği kanısı bende hakim.
Bekleyip göreceğiz.