Sağlık Bakanı Koca Son Gelişmeleri Değerlendirdi

Bakan Koca, bilim kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, 83 milyon insan olarak her bir kişinin virüs tehdidi altında olduğunu söyledi.

Herkesi eşit derecede tehdit eden virüse karşı güç birliği içinde olunması gerektiğine işaret eden Koca, şöyle konuştu:

”Toplum Bilimleri adını koyduğumuz yeni bir birim kurduk. Bu uygulama salgınla mücadelede dünyada bir ilk. Çin’den gelen ilk veriler sadece yaşlıları daha çok tutan bir hastalık gibi izlenim bırakmıştı. Şu anda her yaşta olağanüstü bir vürüsle karşılaştığımızı görüyoruz. Bugün risk grubu tanımının kapsamı genişlemiştir. 60 yaş üstüyle birlikte kronik hastalığı olan herkes yüksek risk grubuna dahil edilmiştir. Artık genç yaştaki hastaların da kaybına tanık oluyoruz. Günlük test sayısının önümüzdeki haftayla 30 bine ulaşmasını planlıyoruz. Test sayısı arttıkça doğal olarak pozitif vaka sayımız artmaktadır. Hastalığın seyrinde akciğer tutulumu, solunum yetmezliği en dikkat çeken tablolardan. Bu hastalarımıza olabildiğince erkenden tedavi uyguluyoruz. İlacı erkenden temin ettik ve hastalarımıza bugün ücretsiz olarak ulaştırmayı başardık. Dünyada herkes bu ilaca ulaşmaya çalışıyor.”

Koca, hasta sayısına göre kayıp oranlarının sınırlı seyrettiğini ifade ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

”İlaç tedavisine erkenden yoğun bir şekilde başlamanın sonuçlarını görüyoruz. Bakanlığımız, bilim adamlarımız tarafından yürütülen aşı çalışmalarına öncülük etmektedir. Kök hücre tedavisi, iyileşmiş hastaların kanından hazırlanan plazma tedavisi gibi yöntemler kamuoyunun gündemindedir. Bakanlık olarak bu çalışmalara öncülük ediyoruz. Ancak bu tedavilerin kesin çözüm gibi sunulması yanıltıcı sonuçlara yol açabilir. Evdeki hastalarımızı dijital yöntemle takip edeceğiz. Hastalıkla mücadelede evde tecrit ve takip ilk uygulamadır. Gerekli olduğunda ihtiyaç duyan her hastaya yoğun bakım hizmeti ve solunum desteği sunacak yeterli alt yapımız var. Bütün tedbirlerimize rağmen virüs kişiden kişiye bulaşmaya devam ediyor. Türkiye genelindeki dağılımda İstanbul, Ankara, İzmir, Kocaeli, Sakarya, Zonguldak’ta özellikle bu yoğunluğun daha fazla olduğunu görmek mümkün. Son 10 günde yaptığımız test sayıları ve pozitif vakaların dağılımına göre yapılan test sayılarının her geçen gün arttığını ve 20 bini aştığını görüyoruz. Burada ayrıca pozitif çıkan vaka sayısının yüzde 22’den yüzde 15’e kadar inmiş olduğunu görüyoruz. Yani test sayısı arttıkça vaka sayısı azalıyor. Vakaların yaş ve cinsiyete göre yüzdelik dağılımına göre tüm dünyada olduğu gibi bizde de erkeklerde daha fazla görülüyor. Ayrıca ağırlıklı vakaların görüldüğü yaş aralığı 20 ile 65 yaş arası. Burada baştan 65 uygulamasının olduğu dönemde dağılım daha dengeliydi ama 65 yaş yasağı ile birlikte 65 yaşından sonra bunun ne kadar düştüğünü gösteren önemli bir tablo. Yani tedbirlerin sonuç verdiğini gösteriyor. Vakaların hareketliliğini görmek için 3 operatör ve BTK ile bir çalışma yapıldı. Geliştirilen aplikasyonu hastalarımız indirmek zorundalar ve burada hem takip hem de kendi durumlarını anlık olarak görebilecekleri bir sisteme geçmiş oluyoruz. Yani bu hareketli aplikasyonu indirdikten sonra hareketliliği gördükten sonra bir mesajla kendisini uyaran ve evde izole olması gerektiğini hatırlatan ve devamında güvenlik güçlerinin devreye girebileceği bir sistemden bahsediyoruz.”

İstanbul’da açılacak hastaneler hakkında da bilgi veren Koca, ”2 hastane, iki tane bin yataklı daha doğrusu her bir odaya bir yatak olmak üzere bin odalı hastane şeklinde planlandı. Bu hastanelerden biri Atatürk Havalimanı bir diğeri de Sancaktape’de. Sancaktepe’de biliyorusunuz orası bizim aynı zamanda şehir hastanesini planladığımız bir bölgemiz. Bu iki hastenyi prefabrik, pandemi sonrası devre dışı kalacak hastaneler olarak düşünmedik. Yani bu iki hasteneyi tek katlı, içinde ameliyathaneleri de olan, bütün odaları gerektiğinde yoğun bakım yatağına çevirebilecek olan hastene olarak planladık. Yani kalıcı, daha sonraki dönemde de benzer veya farklı amaçlarla gerektiğinde kullanacağımız hastaneler olacak.” diye konuştu.
 
Koca, yoğun bakımlardaki doluluk oranlarının yüzde 62, 63’ü geçmediğini aktarıp, ”Biz de daha stabil giden artış oranının giderek düştüğü ve önümüzdeki 1-2 haftanın son derece önemli olduğununu gördüğümüz bir tabloyla karşı karşıyayız. Hem bugün ihtimal dahilinde gerektiğinde kullanmak, hem de yarın kalıcı kullanmak üzere bu hastaneleri planladığımızı söylemek istiyorum.” ifadesini kullandı.

Toplum Bilimleri Kurulu’nun özellikle psikolog, sosyolog, dil psikolojisi, din sosyolojisi, istatistik gibi alanlardan etkin ve yetkin kişilerden oluşacağını aktaran Koca, şunları kaydetti:

”Bu dönemde biz yeni bir atama sürecini başlattık. ÖSYM üzerinden KPSS ile alınmak üzere önümüzdeki bir kaç gün içerisinde sonuçlanma olacak. Yoğun bakımla ilgili hiçbir hastane, özel hastaneler de yoğun bakımda yatan hiçbir hastadan ücret alamazlar. İş yerleri ve toplu alanlarda maskenin zorunlu olduğunu, bununla ilgili de yer yer denetimlerin yapılacağını söylemek istiyorum. Bizdeki ölüm vakalarının artış hızının artık düşmeye başladığını görüyoruz. Bundan ötesi hasteneye sadece pozitif vakaların değil, şüpheli vakalar dahil olmak üzere hastaneye yatış hızının önemli oranda düştüğünü ve bu hastaların servis yatışıyla birlikte yoğun bakıma yatışının da düştüğünü söyleyebiliriz. Bizde hastalık görülmeden 1 milyona yakın ilaç depoladık. İlaç kullanımına erken dönemde başlayarak bunun sonucunu olumlu yönde gördüğümüzü söylemek istiyorum. Sağlık sorunu olan herhangi bir üyemiz yok. Pozitif olan sağlık üyemizin de şu anda herhangi bir sorunu yok. Eczanalerimizde maskenin parayla satışı Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle söz konusu olmayacak. Vatandaşımıza ücretsiz maske dağıtımı konusunda yoğun bir gayret içerisindeyiz. İlla maskeyi gidip almanız gerekmiyor, çok rahatlıkla, sentetik olmayan pamuklu bezden bu maskeyi yapabilirsiniz. Market dahil olmak üzere parayla maske satışı söz konusu olmayacak, bedava veriyorlarsa sorun yok.”

Hibya Haber Ajansı