Reklam

Reklam
Reklam
Haberim Hamsi | Trabzon Haber

SAADETPARTİSİ İL DİVAN TOPLANTISINDA SEÇİM DEĞERLENDİRMESİ YAPTILAR

seçim değerlendirmesi yaparken, öncelikle ‘nasıl bir seçim süreci’ yaşadığımıza bakmalıyız.

Bugün burada, teşkilatımızla birlikle 31 mart yerel seçimlerinin  sonuçlarını değerlendirmek üzere toplandık.
sözlerime başlamadan önce, başta teşkilatımız olmak üzere tüm adaylarımıza, yürekten teşekkürlerimi sunuyorum.

Aziz Trabzonlu Hemşinlerimize de, bize verdikleri desteklerinden dolayı teşekkür ediyorum.

seçilen bütün belediye başkanlarına, belediye meclis üyelerine ve muhtarlara da başarılar diliyor, hayırlı ve güzel hizmetlerde bulunmalarını temenni ediyorum.

türkiye bir yerel seçim yaşadı. siyasi partiler çalışmalarını yaptı, milletimiz de iradesini ortaya koydu. bu saatten sonra yapılması gereken, herkesin bu sonuçlara saygı duymasıdır.
 

SON DERECE ADALETSİZ BİR ORTAMDA SEÇİMLER YAPILDI

Bizler saadet partisi olarak, hazineden 10 kuruş yardım almadan, tamamen teşkilatlarımızın helal paralarıyla oluşturduğumuz mütevazi bir bütçeyle çalışmalarımızı yaptık.

Kasamızda ne hazine yardımı, ne devlet gücü, ne de havuz medyası vardı.
Bunun yanında, şimdiye kadar görülmemiş bir şekilde, planlı ve organize bir yalan ve iftiranın, haksız rekabetin yaşandığı bir seçim süreci geçirdik.

daha önceki seçimlerde, adalet, içişleri ve ulaştırma bakanları, görevlerinin gerektirdiği özellikler dolayısıyla seçim sonuçlarının etkilenmemesi için istifa ederdi.

fakat mevcut iktidarın yaptığı değişiklikle bu kural kaldırılmış, içişleri, adalet ve ulaştırma bakanları istifa etmemiş ve haksız rekabet oluşmuştur.

BUGÜN BİZİ ANLAYAMAYANLAR,  GEÇMİŞTE DE ERBAKAN HOCAMIZI ANLAYAMAMIŞTI

ülkenin ve milletin güvenliğinden sorumlu olan içişleri bakanlığı, görevini bırakıp başta saadet partimiz olmak üzere, rakip partilerin listelerinde isimlerin pkk’lı olduğunu söyleyecek kadar ölçüsünü kaçırmış, milletin evlatlarını birbirine düşürecek söylemlerde bulunmuştur.

bu durum, rahmetli erbakan hocamızın sözünü aklıma getirdi.
hocamız, “devlet adamı olmak, devlet yönetmek, çoluk çocuk işi değildir” derdi.
bu gerçekler ortada iken, bu bakanın istifasının istenmesine sözde sivil toplum örgütleri ve bir kısım kurumlar, tepki gösteriyor.

nasıl olur da saadet partisi trabzon il başkanı, içişleri bakanının istifasını isteyenlerin içinde yer alırmış.
anlayamazsınız tabii, eğer siz saadet partisi’ni, milli görüş’ü, erbakan hoca’yı anlamış olsaydınız, bugun ülke bu hale düşer miydi?

KENDİNİZİ DEĞİL, ÜLKEYİ VE MİLLETİ DÜŞÜNMELİSİNİZ

biliyoruz ki sizler için önemli olan, şahsınızın ne olacağı, ticaretinizin ne olacağı, başında bulunduğunuz kurumun ne olacağı, makam ve dünyalıklarınızın ne olacağıdır.

size bir dost hatırlatması daha yapayım.

bir zamanlar trabzon’da yere göğe sığdıramadığınız bir isim daha vardı, eski çevre bakanı erdoğan bayraktar.

ne oldu sonra, bayraktar sevginiz sarayın operasyonuyla buhar olup kayboldu.

çünkü sizler, saray sev derse seviyor, nefret edin diyorsa nefret ediyorsunuz. çünkü sizin sevgi ve kızgınlık ölçünüzde adalet yok.

dün size yapılanı, bugün güç elinize geçince siz yapıyor ve meşru görüyorsunuz.
fakat unutmayınız ki iman her şartta adaleti emrediyor.  Kendiniz gibi düşünmeyenleri de insanca ve özgürce yaşamalarını emrediyor.

 

SEÇİMLER BİTTİ, GERÇEK GÜNDEME DÖNMELİYİZ

Kıymetli basın mensupları, seçimler artık geride kaldı.

Ülkemizin çok ciddi sorunları var.
türkiye üzerinde hesabı olan küresel güçler pusuda bekliyor
etrafımızda ateş çemberi var, büyük ortadoğu projesi, tıkır tıkır işliyor.

 

EKONOMİ YANGIN YERİNE DÖNDÜ

Yaşanılan ekonomik sıkıntıyı, tarife gerek var mı?

Asgari ücretli, memur, işçi, emekli geçim sıkıntısı içinde.
işsizlik her gecen gün artıyor.

daha yeni açıklanan rakamlara bakarsak işsizlik yüzde 15’lerde, genç işsizlerde oran yüzde 30’a dayandı.

kayıtlı işsiz sayısı ise 5 milyonu buldu.

işsizlik ve geçim sıkıntısı, maalesef ahlaki çöküntüyü de hızlandırıyor.

intiharlar, cinayetler, kadına karşı şiddet, cinsel istismarlar ve boşanmalar gün geçtikçe artıyor.
toplum yapımız ve aile kurumu çatırdıyor.

en kötüsü de, insanımız maalesef umudunu kaybediyor.

PEKİ, NE YAPMALIYIZ?

bütün bu tablo ortada iken, bu dışlayıcı, ötekileştirişi dil, kutuplaştırıcı söylemlerin amacı nedir?

yapılması gereken, farklılıklarımızı acilen bir kenara bırakmalı, kutuplaşma yerine sevgiyi, dayanışmayı hâkim kılmalıyız.

iktidar ve sorumluluk mevkiindeki isimler, ayrıştırıcı, ötekeleştirici söylemlerinden derhal vazgeçmelidir.

unutmayalım, bu ülke hepimizin, bir araya gelmekten başka çaremiz yoktur.
acilen milli birlik ve kardeşlik sağlanmalıdır.

 

SAADET PARTİSİ OLARAK BARIŞ VE SEVGİ DİLİNDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ

milli görüş siyaseti, barış, kardeşlik ve dayanışmayı esas almaktadır.

milli görüşün siyaset dili, ayrıştırıcı ve kutuplaştırıcı değil, birleştiricidir.

biz de saadet partisi olarak bu anlayışla siyaset yapıyoruz, üzerimizde oynanan oyunlara ve haksız ithamlara, iftiralara rağmen bunu yapmaya devam edeceğiz.

ülkeyi yönetenlere açık çağrıda bulunuyoruz:

“iyi niyetli ve samimi söylediklerimize kulak verin”

dün erbakan’ı ve milli görüşü, saadet partisi’ni anlayamamanın bedelini bugün ağır bir şekilde ödüyorsak, endişemiz odur ki, bilge başkanımız temel karamollaoğlu’nu  da anlayamazsak, toprak ayağımızın altından kayıp gidecektir.

UMUTSUZ DEĞİLİZ, HALKIMIZA GÜVENİYORUZ

gerçekleri acı da olsa sorumluluk makamındaki kişilere hatırlatmak görevimizdir fakat asla umutsuz olamayız.

biz bu ülkeye, halkımıza inanıyoruz, güveniyoruz.

teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

Günebakış Trabzon Haber