Ömrünü çalışarak ve üreterek geçiren, hayatlarının en rahat dönemlerini yaşaması gerekirken günlerini sefalet içinde geçiren emeklilerimiz için toplandık.
İktidarın kötü yönetiminin ortaya çıkardığı ekonomik krizin en ağır faturasını ödeyen emeklilerimiz için toplandık.
“60 MİLYONA YAKIN İNSANIMIZIN GELİRİ, AÇLIK SINIRININ ALTINDADIR”
“Türkiye’de bugün itibarıyla açlık sınırı 16 bin lirayı, yoksulluk sınırı ise 46 bin lirayı geçti. En büyük sıkıntıyı ise emekliler çekiyor.
“Bu ülkede 14 milyonu aşkın emeklinin yaklaşık 9 milyonu açlık sınırının altında bir gelirle yaşam mücadelesi veriyor. Bu rakamlara kırsalda yaşayan dar gelirlileri de eklersek, aileleriyle birlikte ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 70’i, yani 60 milyon insanımız açlık sınırının altında bir gelirle hayatını sürdürmeye çalışıyor.”
“ÖMÜRLERİ ÇALIŞMAKLA GEÇEN EMEKLİLERİMİZ, KALAN ÖMÜRLERİNİ DE SIKINTIYLA GEÇİRİYOR!”
“İktidar partisi mensupları, “Almanya Türkiye’yi kıskanıyor” diyordu. Soruyoruz, hangi Almanya? Bir aylık gelirleriyle Türkiye’de paşalar gibi tatil yapan emeklilerin yaşadığı Almanya’dan mı bahsediyorsunuz? Senin ülkendeki emekliler açlık sınırın altında yaşam mücadelesi veriyor ama Almanya’nın, Fransa’nın, İngiltere’nin, Hollanda’nın emeklileri yabancılar için ucuzlayan Türkiye’de tatil keyfi yapıyor. Ömrünün büyük kısmını çalışarak geçiren emeklilerimizin, kalan ömürlerini rahat bir şekilde yaşaması gerekirken, çektikleri onca çile yetmezmiş gibi şimdi de hayatta kalma mücadelesi veriyorlar. Sözün bittiği yerdeyiz, ülkeyi bu hale getirenlere yazıklar olsun!
“EKONOMİK KRİZDE EN AĞIR DARBEYİ EMEKLİLER ALDI”
Emekliler Derneği Trabzon Şubesi’nden aldığımız bilgilere göre;
820 bin nüfuslu Trabzon’da 186 bin emekli yaşamaktadır. 82 bin emekli yeni yapılan zamlara rağmen 10250 tl’nin altında maaş alacak.
Trabzon, emekliler açısından yaşamın en pahalı olduğu şehirlerin başında gelmektedir. Trabzon’da kentsel dönüşümle birlikte kirada oturan emeklinin sayısında ciddi bir artış olmuştur. Bir evin kirasının yaklaşık 10 bin tl olduğu Trabzon’da; bir emeklinin hem kira verip hem de evini geçindirebilmesi, aylık mutfak masraflarını karşılayabilmesi, insani ihtiyaçlarını görebilmesi mümkün değildir. Bir simidin 10 tl, bir ekmeğin 20 tl, bir kilo etin 440 tl olduğu şehrimizde; emekliler için düzgün bir beslenme dahi söz konusu değildir. Şartlar bu kadar zorken emekli kayıt dışı olarak başka işlerde çalışmaya mahkumdur. Bu durumda Avrupa ülkelerindeki emeklilerin yaşam standartlarını rüyasında bile göremez.
Yani ; Almanya’daki emekliler bizi kıskanmıyor beyler , rahat olun.
“SEÇİM RÜŞVETİ DEĞİL, ADALET İSTİYORUZ”
Asgari ücrete %50, memur emeklisine %50 ancak bağ-kur ve işçi emeklisine %37 zam yapılmasının sebebi nedir? Lütufmuş gibi üzerine %5 oranında artış yapmak ise insan onuruna hakaret etmek değil midir ? Burada bir adalet olduğunu gerçekten düşünüyor musunuz?
Emekliler sizden en az memur maaşına yapılan oranda artış beklerken, yine bir hayal kırıklığı yaşattınız. Öte taraftan yıllarca asgari ücretten daha yüksek maaş alan emeklilerimiz , artık asgari ücret seviyesine ulaşmayı olumlu bir gelişme olarak görüyorlar.
Şimdi de Temmuz ayını işaret edip, yeni düzenlemeler yapacağınızı ima etmeniz , 2024 yılını emekliler yılı ilan etmeniz en basit ifadeyle hayal satmaktır. Satmaya o kadar alıştınız ki hayallerimize bile etiket taktınız.
Umarız hayallerimizi de şeker fabrikalarını sattığınız gibi satmazsınız.
Enflasyonu bahane edenlere sormak lazım ; enflasyonun sebebi, yıllardır uyguladığınız ekonomi politikaları , çok övündüğünüz tüketim ekonomisi , haraç mezat sattığınız fabrikalar , kamu arazileri ve işletmeleri ve daha yazılabilecek binlerce uygulamanız değil de emeklilere yapılan zam oranı mı oldu ?
Ülke insanımıza yapılacak zamlar kimsenin lütfu değil, insanımızın alın terinin karşılığıdır. Emekliler kimsenin iki dudağı arasından çıkacak bir zam oranıyla hak ettiklerini almamalıdırlar. Emek bu kadar kutsalken emeklinin gördüğü muameleyi kabul etmiyoruz. Emekçilerin hak ettiklerini alacakları günler yakındır. Biz, milli görüş iktidarında emeklilerimizin ve tüm emekçilerimizin hakkını adaletli bir şekilde teslim edeceğiz. Bu haksızlık, emekli veya çalışan herkesi ilgilendirmektedir.
