İthal politikaları, ithal reçeteleri kabul edemeyiz. Avrupa medeniyetini üstün kabul edemeyiz.
Biz bu milletin çimentosuna, birlik ve bütünlüğüne dinamit konmasına rıza gösteremeyiz.
Bizim derdimiz vardır. Batı karşısında her gün değerlerimizin tahrip edilmesinden dolayı, bu milletin ılımlı İslam projesi kapsamında çürütülmeye çalışılmasından dolayı;
Bizler, yolsuzluklara geçit veremeyiz.
Bizler, ülke kaynaklarının en önemli kısmının faize gitmesine müsaade edemeyiz.
Bizler, israfa ve şatafata müsaade edemeyiz.
Bizler, adaletsizliğe zulme rıza gösteremeyiz.
Ticaretin, küçük esnafın elinden alınıp uluslararası şirketlere verilmesine göz yumamayız. Üç harfli marketler açılırken büyük AVM’ler şehir merkezlerinde çok sayıda açılırken derdini anlatan esnafa kıskanmayın sizde birleşin marketler zinciri oluşturun demeyiz.
Büyük sermayedarların her gün daha büyüdüğü, küçüklerin her gün küçüldüğü, orta sınıfın ortadan kaldırılmak istendiği sistemi kabullenemeyiz.
Seçim sisteminin adaletsizliğine rıza gösteremeyiz. Her kesimin bu ülkenin bir şerefli üyesi olduğu gibi, mecliste de adil temsil edilmesini isteriz. Teröre bulaşan hainlere yurt içinde ve yurtdışında en sert yumruğun vurulmasını isteriz.
Terörist ve hain kavramlarını işimize geldiği gibi esnetmeyiz.
Bize muhalif olanları asla ve asla hain diye nitelendirmeyiz.
Akşam terörist dediklerimizle sabah parti menfaati için buluşmayız.
Başkalarına günah saydıklarımızı, haram saydıklarımızı kendimize helal kılmayız.
Biz bu ülkenin parasının pul olmasına rıza gösteremeyiz. Savaşın içinde olan Ukrayna parasının, yeni devlet olmuş, savaştan yeni çıkmış Gürcistan’ın parası karşısında paramızın pul olmasına rıza gösteremeyiz.
Devlet kendi alacaklarına %122 zaman yaparken asgari ücrete düşük zaman yapılmasını, emekliye ve memura enflasyon, refah payı altında zam yapılmasına kabullenemeyiz.
Devlet fabrika yapmaz tavrını kabullenemeyiz. Hele hele devlet fabrika yapmaz derken bakkal açmasına, manav açmasına asla razı olamayız.
Devletin ileri teknoloji ve katma değere yüksek ürünlere destek vermesini, gerekirse fabrikalarını kendisinin kurmasını isteriz.
Bizim doğru reçetemiz var, doğru çözüm yollarımız var. Artık reçetelerimizin ve çözüm yollarımız vatandaşla buluşma zamanı gelmiştir. Tozlu raflar arasında kalan reçetelerden faydalanamayız. Çözüm yollarımızı uygulamaya koymalıyız. Bu çözüm yollarını uygulayabilmek için iktidara gelmeliyiz.
Saadet Partisi seçime en hazır partidir. Bizler kınayıcının kınamasına aldırmayız, zorlukları biliriz onlara direnmesini de biliriz. Bizler 50 yıl önce söylediklerimizin bugün de geçerli olduğunu biliriz. Biz bu ülkenin gerçek çözüm yollarına sahibiz. Bizler insanı önceleriz bizler kardeşliği birliği nezaketi önceleriz. Bizler farklı düşüncelere saygı gösteririz. Adaletin herkes için olmasına gayret gösteririz. Biz kendi itibarımızdan çok ülkenin itibarını düşünürüz. Adaletin saraylarda değil vicdanlarda tesis edilmesini isteriz. Adalet mekanizmasını rakiplerimiz üzerinde bir kılıç gibi sallamayız. Bizler önümüze çıkması muhtemel rakiplerimizi yargı yoluyla engellemeye çalışmayız. Biz, rakiplerimizin önüne YSK tarafından engel çıkarılmasına rıza gösteremeyiz. Biz rakiplerimizle er meydanında mücadele etmek isteriz ama erce mücadele etmek isteriz. Devletin ve sermayedarın bütün imkânlarını rakiplerimize karşı kullanmayı erlik olarak görmeyiz.
YSK başkanının en son İmamoğlu hakkında ihsas-ı reyde bulunması asla doğru bulmayız. Bunu çifte standart olarak görürüz. Bunu yargı bağımsızlığına darbe görürüz. Ismarlama hükümler gibi görürüz.
Düşünün mevcut cumhurbaşkanın 3.kez seçilmesi tartışmalıyken “Önüme dosya gelmeden onun hakkında açıklama yapılmaz.” derken İmamoğlu hakkında önüne dosya gelmeden aday olabildiği halde, o arada ceza alırsa mazbatayı vermeyeceğini beyan edebiliyor.