TÜSAD Çocuk Göğüs Hastalıkları Koordinasyon Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ayşe Tana Aslan, “Eğer kronik bir hastalığı yoksa çocuklarda COVID-19’un riskli olmasını beklemiyoruz. Ama evdeki yaşlı ve hasta bireyler açısından bulaş riski artıyor” dedi. Aslan, özellikle kronik hastalığı olan çocuklardan başlayarak, 12 yaş ve üzerindeki çocukların aşılanmasının önemine dikkat çekti.
Okulların açılacağı 12 Eylül öncesinde okul hazırlıklarına başlayan eğitim kurumları ve aileler, bir türlü bitmeyen pandemiden çocukları nasıl koruyabileceğini düşünüyor. Güncellenen “COVID-19 Pandemisinde Okullarda Alınması Gereken Önlemler Rehberi”nde, salgının geldiği noktada etkisinin azalması, aşılamanın yaygınlaşması nedeniyle tedbirlerin kısıtlama şeklinde değil bireysel düzeyde uygulanmasının önemli hale geldiği vurgulanırken, uzman hekimler riskli noktalara dikkat çekti. Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği (TÜSAD) Çocuk Göğüs Hastalıkları Koordinasyon Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ayşe Tana Aslan, pandemi ile mücadelede elde edilen başarıya karşın, önlemlerin göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı. Konuyu hem çocuk sağlığı hem de hasta ve ileri yaş grubu açısından değerlendiren Ayşe Tana Aslan, aşının önemini bir kez daha vurguladı.
ASIL RİSK EVDEKİ YAŞLI VE HASTALAR
Okulda kalabalık bir ortamda bulunan çocukların COVID kapma riskinin yükseldiğine dikkat çeken Prof. Dr. Ayşe Tana Aslan, şu bilgileri paylaştı: “Yeni karşı karşıya olduğumuz varyant, daha önceki varyantlara göre daha hafif ve üst solunum yolu bulguları ile geçiyor. Ancak yine de çocuklarımızda ateş, öksürük, nefes darlığı, kas ağrıları, yorgunluk ve ses kısıklığı gibi rahatsızlıklara yol açabiliyor. Biz eğer kronik hastalığı yoksa COVID’in çocuklarda ağır geçmesini beklemeyiz. Ancak altta yatan hastalığı varsa ya da bağışıklık sistemi baskılanmışsa hastalık ağır geçebilir. Çocuklarla ilgili asıl risk, çocuğun okulda ya da başka kalabalık ortamlarda kaptığı virüsü ev halkına bulaştırmasıyla ortaya çıkıyor. Evde yaşlı, altta yatan hastalığı olanlar ve bağışıklığı baskılanmış kişilerin enfekte olma ve ağır enfeksiyon bulguları geçirme olasılığı artabiliyor.”
12 YAŞ ÜZERİ ÇOCUKLAR AŞILANMALI
Çok daha hızlı şekilde bulaşan yeni varyantlardan korunmanın okul gibi kalabalık ortamlarda güçleştiğini ifade eden Aslan, alınabilecek önlemleri şöyle sıraladı: “Özellikle kronik hastalığı olan çocuklardan başlayarak 12 yaş ve üzerindeki çocukların aşılanarak koruma altına alınması önemli. Yine kalabalık sınıflarda, okul bahçelerinde ve diğer ortak kullanım alanlarında maske mesafe hijyen koşullarıyla ilgili önlemlerin titizlikle alınması gerekir.”
OKULLARDA MAYMUN ÇİÇEĞİ RİSKİ DÜŞÜK
Okulların açılması ile ailelerin maymun çiçeği virüsü yayılımının artacağına dair endişeleri olduğunu aktaran Aslan, “Maymun çiçeği virüsü ile enfeksiyon ülkemizde az sayıda olguda bildirildi. Bulaşı için yakın cilt teması gerekiyor. Okullarda maymun çiçeği ile enfeksiyon riski çok daha düşük. Mesafe ve yakın cilt temasının engellenmesi yine maymun çiçeği virüsü yayılımını ortadan kaldıracaktır” açıklamasını yaptı.
Göğüs hastalıkları alanında ülkemizin ilk bilimsel meslek kuruluşu olarak 22 Haziran 1970 yılında İstanbul’da kurulan Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği (TÜSAD), halen Türkiye genelindeki 5,000’e yakın üyesi ile “halkın akciğer sağlığını korumak” amacı doğrultusunda çalışmalarını sürdürüyor. Toplumsal ve mesleki eğitimi, araştırmaları destekleyerek halk sağlığının korunmasına yönelik faaliyetler yürüten TÜSAD, “Tükenmeyen bir nefesle” sloganı ile 52 yıllık geçmişinde 43 ulusal kongre, sayısız bilimsel toplantı, sempozyum, iki dünya kongresi ile bilinçlendirme ve farkındalık projelerine imza attı.