Elektrik faturalarında aylık tüketim kotası 150 kWh dan 210 kWh a çıkarıldı.
Türkiye’nin gündemi haline gelen, toplum içerisinde sıkça tartışmaya yol açan elektrik zamlarının sebeplerini tespit ve çözüme ulaştırmak suretiyle hazırladığımız, güncelleme raporunu sizlere sunuyoruz. Bilindiği üzere Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), 1 Ocak 2022 tarihinde kademeli tarifeye geçileceğini önceden bildirmiş, karar neticesinde; meskenlerdeki aylık elektrik harcamalarına ilişkin 150 kWh altındaki kullanımlara %50 (1.37 TL), belirtilen seviyenin üstündeki kullanımlara ise %125(2.06 TL) zam uygulanacağını açıklamıştır. İşin arka yüzüne baktığımızda, TÜİK ve Ticaret bakanlığının istatistikleri, Türkiye’nin; 2021 yılı Kasım ayı verilerine göre enerji ithalatının, 6.5 milyar dolar seviyesine ulaştığını ve bir önceki yılın kasım ayına oranla %160 artış gerçekleştiğini söylüyor. Söz konusu rakamlara istinaden; elektrik piyasasında, iki önemli tedarik şirketi yetkilileriyle yaptığımız görüşmelerde, ithal hammadde ve kur belirsizliğinden dolayı müşterilere fiyat verilemediğinden yakınılmaktadır. Konumuza yönelik bilimsel araştırmalar ise; aslında var olan imkanların, kullanılmamasından kaynaklı yanlışlar yapıldığını kanıtlar nitelikte…
GEPA’ya göre Türkiye’nin; yıllık güneşlenme süresinin 2.737 saat/ günlük: 7.5 saat olması açısından, özel bir konumda yer aldığı bilinmekle birlikte; Bolu İzzet Baysal Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü tarafından 2018 yılında gerçekleştirilen bir araştırma sonucunda; ülkemizin yıllık termik güneş enerjisi potansiyelinin 380.000 MW/yıl olduğu belirlenmiştir. Biz 380.000 MW/yıl potansiyelimizin sadece %1.75’ini (6.667 MW) kurulu santral gücü şeklinde kullanıyoruz. Yıllık toplam elektrik üretim miktarımız 305.330 GWh’nin, %3.7’sini Güneş’ten elde ediyoruz (EPDK-2020). Beraberinde şu noktaya dikkat edelim; mevcut elektriği üretebilmek için, daha fazla doğalgaz, petrol, ithal kömür gibi kaynak türlerine gereksinim duymaktayız.
(Lisanslı ve lisanssız santrallerin tamamı dahil edilmiştir.)
Sonuç olarak tüm bu veriler gösteriyor ki; güneş enerjisinden elektrik üretmenin önemi, giderek artmaktadır. Üretim yoluyla dışa bağımlılığı azaltarak, enerji maliyetlerini düşürebilir; aynı zamanda fosil olmayan enerji kaynaklarına yönelimi teşviken, YEKDEM (Yenilenebilir Enerji Kaynaklarını Destekleme) mevzuatına ve tabii varlıkların korunmasına önemli derecede katkı sağlayabiliriz.
Peki Refah projeleri ne diyor?
Enerji ithalatına harcanan bunca paralar yerine, birkaç milyar dolar yatırım ile, güneş enerjisine dayalı; kurulu santral gücü sayısını arttırarak, uygun maliyetlerle elektrik kullanımını ve enerjiyi ihraç eden bir ülke konumuna gelmeyi amaçlıyoruz. Devamında, birleşik barajlar projesiyle; kapasitesi dolu barajların kapaklarının açılmasıyla israf edilen yılda 10 milyar m3 suyu, türbinler vasıtasıyla elektrik enerjisine dönüştürerek değerlendireceğiz.
Yapacak olduğumuz çalışmaların, ülkemize yılda 23 milyar dolar kazanç getirecek..
