MÜSLÜMANLIK BU MUDUR?
Hay huydan fariğ ol alemde insanlık budur
Pendini gûş eylegil murun Süleymanlık budur
“Zevk ü safa içinde olanlardan uzaklaş, alemde insanlık budur. Karıncanın öğüdünü dinle, Süleymanlık budur.”
Hz. Süleyman, bir seferi esnasında ordusuyla karınca vadisinden geçerken, dişi bir karınca, diğer karıncalara şöyle seslenmişti: “Ey karıncalar, yuvalarınıza girin, yoksa Süleyman ve ordusu farkına varmadan sizi çiğneyebilir.” Allah’ın bir lütfü olarak hayvanların dilinden anlayan Hz. Süleyman, karıncanın bu sözü üzerine gülümsemiş ve onun kendisi ve ordusu hakkında kötü düşünmemesinden hoşlanmıştı. “Karıncanın sözünü dinle, Süleymanlık budur” tavsiyesinde “mur” (karınca) gerçek manada düşünülecek olursa, mısradan şu çıkarılabilir: “Süleyman Peygamber gibi idaren altında bulunan bütün varlıkların öğütlerini dinle, hiç birini hakir görme, onların haklarını gözet. İdare ettiğin insanların haklarını gasp ve ihlal etmek şöyle dursun, bir karıncanın çiğnenmesine, zararsız hayvanların eziyete uğramasına dahi izin verme.”
Ramazanın maneviyatı ile ihtişam ve muhabbetine (Muhibbi) hayran olduğum Kanuni’den bir beyitle başlamak istedim.
Onun karınca ile ilgili başkaca bir hikayesi daha vardır, Şeyhülislam Ebussuud Efendi ile aralarında geçen hikaye şu: Sarayın bahçesindeki armut ağaçlarını kemiren karıncaları öldürme isteğini Şeyhülislam’a sorar.
Drahta ger ziyan etse karınca
Zarar var mıdır anı kırınca
Ebussuud’un cevabı muhteşemdir ve Süleyman’ı ürkütür ve vazgeçirir.
Yarın Hakkın divanına varınca
Süleyman’dan hakkın alır karınca
Gelelim bugüne…
Müslümanların 4 gözle bekledikleri kursal ay Ramazan geldi, ne gelmesi bir haftası bile geçti. Bir uhreviyet var mı diye sorsak; üzülerek pek yok deriz. Zira Müslüman diye geçinip her türlü dolandırıcılığı şiar edinmiş esnafımız, Ramazan vurgunuyla meşguldür. Müslümanlar Müslümanların elinden emin değil. Oysa Yüce Peygamber, “Müslüman, Müslüman’ın elinden ve dilinden emin olduğu kimsedir.” ve yine “Sizin en hayırlınız, insanlara faydası dokunandır” buyuruyor.
Kimse kimseyi sevmiyor, herkes bir başkasını kandırmaya çalışıyor. Özellikle Ramazan’da fahiş fiyatla ürün satmak, tam da kardeşini aldatmaktır. Çünkü insanlar 16 saat kadar aç kalıp sonra iftara hazırlanırken, satın aldıkları ürünlerin fiyatlarına pek dikkat etmezler. Birileri de bundan yararlanır. Bu haksızlıktır, haksız kazançtır ve şiddetle haramdır. Haram işlemek, hem de en kutsal ayda… Hangi kitaba sığar? Ama bunlar sığdırıyor.Oysa bu ayda fiyatları artırmak değil aksine ucuzlatmak gerekmez mi? Neyiniz eksilir? Hiç denediniz mi? Rızka Allah kefil değil mi?
Çok şey yazacaktım ama elim varmıyor. Daha doğrusu insanlığımızdan utanıyorum. O yüzden, daha nceki gün başımdan geçen bir metafizik hadise ile sözlerimi bitirmek istiyorum.
Bir arkadaşımızın vefat eden annesinin cenazesine gitmek üzere başka bir arkadaşımızla sözleştik. Arabamla onu da alarak Maçka’ya gidecektik. Arabama bindim, tam kontağı çevirecekken İstanbul’dan çok değer verdiğim bir ablam beni aradı. Doğal olarak konuşmayı bitirmeden yola çıkmadım. Neyse uzun sürmeyen bir konuşma oldu ve kontağı çevirip yola koyuldum. Mahallemizden henüz çıkmamıştım. Bir yaşlı kadın üstelik de bastonla zorlukla yürüyen kadın, bastonlu elini kaldırıp kendisini almamı işaret etti. Arkadaşımı beklettiğimi düşündüm ama o teyzeyi de almadan olmazdı. Artık ona tabi olacaktım. Güçlükle bindi arabaya. Nereye gideceğini sordum. Valilik dedi. Tamam yolumuz üzerindedir, olmasa bile onu götürürdüm. “Bir cenazeye gitmemiz gerekiyor, bir arkadaşımı alacağım, onu da alıp sonra seni bırakırız” dedim. Bir yandan da sohbet ediyoruz. Valilikte ne işi olduğunu sorunca, çok muhtaç olduğunu ve yardım almak için gittiğini söyledi. Arkadaşımı da alıp önce Valiliğe teyzeyi bıraktık, sonra da gideceğimiz yere hareket ettik.
Allah’ın tertibini görüyor musunuz? Eğer o telefon konuşması olmasaydı, muhtemelen o teyze yola çıkmamış olacaktı. Allah önce telefonu çaldırdı, sonra kadın yola çıktı ve sonra beni ona gönderdi. Onun işi görüldü, biz gideceğimiz yere gittik. Hiçbir şeyimiz eksilmedi.
Ramazanınızı ama kandırılmadan geçireceğiniz Ramazanınızı tebrik ederim. Allah iyi niyetlilerle karşılaştırsın ve hepimizi iyilerden eylesin.
Muhabbetle efendim!