Sığınmacıları Avrupa’dan para almak için kullanıyorlar
Sığınmacılar üzerinden ülke karıştırılmak isteniyor
Özelleştirilen fabrikaları, yabancılara peşkeş çekilen madenlerimizi geri alacağız
KYK borçları silinecek, üniversite okuyan genç kimseye muhtaç olmayacak
Enflasyon düşse bile fiyatlar düşmeyecek
Yüzde 0,99’a konuta 2 milyonluk konut kredisini yandaş için çıkardılar
TÜİK rakamları büyütmek ve küçültmek için harcadığı mesaiyi milletin refahı için harcasın
BTP Lideri Hüseyin Baş, İstanbul’da düzenlenen ‘Mevzu ekonomi: Çözüm Milli Ekonomi Modeli’ programında konuştu
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Türkiye genelinde ‘Mevzu Ekonomi: Çözüm Milli Ekonomi Modeli’ toplantıları başlattı. İlk toplantı İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı Fatih’teki Ali Emiri Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Bir çok televizyon kanalından da canlı olarak yayınlanan programda BTP Genel Başkan Yardımcılarından Prof. Dr. Ömer Eyercioğlu, Ekonomist Sani Ak, Enerji Uzmanı Fuat Şengül, Nihat Hekimoğlu, Dr. Nuri Kaplan ve Emre Vona Türkiye ekonomisi ve çözüm yolları üzerine dikkat çekici sunumlar yaptı.
Programda BTP’nin kurucu Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş’ın başta ekonomi olmak üzere birlik, Atatürk ve Ehli Beyt konularında görüşlerine yer verilen bir sinevizyon da izlendi.
Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği programın kapanış konuşmasını BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş yaptı.
Sığınmacılar üzerinden para alıyorlar
Hüseyin Baş, halkın gerçek gündeminin zamlar olduğunu ifade ederek, iktidarın sığınmacı politikası üzerine dikkat çekici açıklamalarda bulundu.
Vatandaşların durumdan rahatsız olmasına rağmen iktidarın konuya yaklaşımını eleştiren BTP lideri, “Niye inatla devam edilen bir sığınmacı politikası var? Çünkü Avrupa’ya, ‘Biz de şu kadar sığınmacı var’ dedikçe para alıyoruz. Yani bugün ülkede açık artırmayla sayıları artırılan sığınmacıların sebebi, Avrupa’dan para almaktır. Yani biz neden sığınmacı alıyoruz? Bizim paramız yok, bu kadar basit. Paramız olsaydı, sığınmacılara tenezzül etmeyecektik. Müflis iş adamlarının tek dertleri günü kurtarmaktır. Bunlar da müflis oldukları için tek dertleri günü kurtarmak. Öyle har vurulup harman savrulan bir ortam var ki daha 1 yıl oldu olmadı, üniversite öğrencileri kalacak yerleri olmadığı için sokakta yattılar, şimdi sınırımızın hemen dibine ‘1 milyon kişiye ev yapıyoruz’ diye övünüyorlar. O evleri de şöyle yapıyorlar; muhtemelen, 1 milyar Euro alıyorlar, yüz milyonu ile ev yapıyorlar, 900 milyonu da artık ne yapılıyorsa…” dedi.
Sığınmacılar üzerinden ülke karıştırılmak isteniyor
Bugün sığınmacılar üzerinden ülke karıştırılmak isteniyor diyen BTP Lideri şöyle konuştu;
‘Bakın öyle bir tehlike bizi bekliyor ki, bugün bu ülkeyi karıştırmak istiyorlar. Biz 7 Haziran seçimlerini gördük. 7 Haziran’da bu hükümet tek başına iktidar olamadı. Ne oldu? Muhalefete ülke yönetmek için yetki vermediler. Siz demokrasi diyorsunuz! Sonra dediler ki 1 Kasım’da seçim yapacağız. Hurra biranda ortalıkta bombalar patlamaya başladı. Korkudan herkes gitti en güçlünün eteklerine yapıştı. Ama bu sefer olmayacak, ne yaparsanız yapın sizin oyunlarınıza gelmeyeceğiz. Gençler bu oyunlara gelmeyeceksiniz, asla provokasyona gelmeyeceksiniz. Bunu istiyorlar, bunu planlıyorlar. Gergin bir ortam hazırlanmak isteniyor, kavga eden bir millet oluşturulmak isteniyor. Seksenleri, doksanları yaşayanlar var. Bu ülkede her yolu denediler. Bunları yapanların hiçbiri milli olmadı, hepsi gayri milli oldu. İşte bu sefer bu oyuna gelmeyeceğiz.’
KYK borçlusu öğrencilere müjde
Konuşmasında üniversite öğrencilerinin KYK kredi borcu sorununa da değinen BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş, “Devlet geleceğini emanet edeceği insanlara faizle borç para veriyor. Milli Ekonomi Modeli’nde, Bağımsız Türkiye Partisi felsefesinde devlet babadır. Bu mantıkla soru şu; baba oğluna borç verir mi? Hayır. Velev ki verdi, faizle borç verir mi? Şu anda biz bunu yaşıyoruz. Eğer bu millet bizi iktidar ederse bütün KYK borçları silinecek. Bu ülkede üniversite okuyan hiçbir genç, kimseye muhtaç olmayacak. Çünkü bu genç, bu ülkenin teminatıdır. Prof. Dr. Haydar Baş’ın güzel bir lafı vardır; ‘en büyük yatırım insanadır.’ Bizim hayalimiz de var; fabrikalar kuracağız, madenlerimizi işleteceğiz, işletmeler açacağız, vızır vızır çalışan bir ülke kuracağız. Bunu sığınmacılarla yapmayacağız! Biz bunu bu ülkenin geleceği olan gençlerle yapacağız. Yarın sizlerin oturduğu yerlerde, bizlerin konuştuğu kürsülerde olacak insanlar için yapacağız. Ekonomi budur” dedi.
‘Satılanları geri alacağız, kapatılanları açacağız’
Bugün Türkiye’de hükümetin müflis bir işadamı gibi günü kurtarmak için ‘onu satayım, bunu satayım’ dediğini ifade eden Baş, “Biz özelleştirilen bütün fabrikalarımızı, işletmelerimizi geri alacağız. Kapatılan bütün fabrikalarımızı yeniden açacağız ve yabancılara peşkeş çekilen bütün madenlerimizi devletin ve milletin faydasına işleteceğiz. Bakın bunu Türkiye’deki hiçbir muhalefet partisinden duyamazsınız. Çünkü bugün dünyada hâkim olan ekonomik görüş buna aykırıdır” diye konuştu.
‘Artan fiyatlar bir daha düşmeyecek’
‘Mevzu Ekonomi: Çözüm Milli Ekonomi Modeli’ toplantısındaki konuşmasında hükümet üyelerinin, “Dövizi nasıl alt ettiysek enflasyonu da öyle alt edeceğiz’ dediğini hatırlatan BTP lideri Hüseyin Baş, konuşmasına şöyle devam etti: “Bu sözler üzerine ben de ‘yandık’ diyorum. Çünkü farkında değiller belki ama ne yazık ki dövizi alt edemediler. Dolar bundan iki sene önce 5 liraydı bugün 15 liranın üzerinde. Enflasyonu da böyle mi alt edecekler? Velev ki ettiler, enflasyonla ilgili vatandaşımızın birçoğunun bilmediği bir şey var. Zannediyoruz ki enflasyon düşünce fiyatlar da düşecek. Milletimiz şunu iyi bilsin bu fiyatlar bir daha düşmeyecek! Enflasyonu isterse yüzde sıfır yapsınlar. Bu fiyatlar artık bize sabitlendi, bu fiyatlarla yaşamayı öğreneceğiz. Peki, biz bundan nasıl kurtulabiliriz? İşte bunun için hep gururla gösterdiğimiz Milli Ekonomi Modeli lazım. Bu model olmadan hiçbir şeyi çözemezsiniz, mümkün değil. Yarın başka bir hükümet gelse zannediyor musunuz ki domatesin fiyatı düşecek? Milli Ekonomi Modeli uygulanmadan bu mümkün değil.”
‘Zengini daha zengin etme ekonomisi’
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı yüzde 0.99 faizle konut kredisi uygulamasına da değinen Baş, “Şimdi 2 milyon krediyi aldınız 0.99 faiz ödeyeceksiniz, aylık 28 bin lira geri ödemeniz gerekiyor. Kim için yaptın bunu? Yandaşların için. Bakınız, 4 milyon lirası olan bir adam düşünün. Adam 2 milyon lirasını gitti X bankasına faize yatırdı ve ayda 30 bin lira oradan faiz geliri elde etti. Diğeri ile de konut kredisine girdi. Bankaya yatırdığı parasından aldığı 30 bin lira faizi her ay 28 bin lira olarak konut kredisine ödedi ve aradan 10 yıl geçti. Adamın 2 milyonu yine var ve bir de o para ev doğurmuş oldu. Bedava konut sahibi oldu. Kim oldu? Yandaş. Size, bize yok! Böyle bir ekonomik denklem olabilir mi! Ülkedeki denklem bu, zengin nasıl daha zengin olabilir. Hadi zengin daha zengin olsun da fakir neden daha fakir oluyor, problem burada” dedi.
“Ev ve araba temel ihtiyaçtır”
Türkiye’de vatandaşın temel ihtiyaçlarını karşılayamadığını ifade eden BTP lideri, “Bugünkü temel ihtiyaçlarımız nedir? Evdir, arabadır. Avrupa’daki herhangi bir işçi, en yeni model telefonu almak için hiçbir çaba sarf etmiyor arkadaşlar. Ben her yıl yeni telefonumuz olsun demek istemiyorum, böyle bir derdim yok. Ama bu rahatlığa bizim kavuşmamız şart. Avrupa’da ortalama 3 bin Euro geliri olan bir kişi lüks denebilecek, Türkiye’de bizim belki 40 sene çalışsak da alamayacağımız arabayı istediği an satın alabiliyor. Hep söylediğimi tekrar edeyim; bu ülkede pahalılık yok, bizim paramız yok. Sorun bu, biz parasızız. O zaman bu millete parayı verirsek, bu milletin parası olursa bu sorunlar ortadan kalkacak” dedi.
TÜİK’e enflasyon çağrısı
Konuşmasında, “Bütün kazanımlarımızı bu milletin, bu devletin lehine kullanacağız. Bunu yaptığımız takdirde bu ülke gerçekten zengin bir ülke olacak” diyen BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş, Türkiye İstatistik Kurumu’na (TÜİK) dikkat çekici bir çağrı yaptı. Baş, “Enflasyon hesaplamaları yaparken yüz tane ürün arasından bir tanesini çıkarıp başka bir ürün koysanız enflasyonu düşük açıklarsınız ya da büyüme rakamları açıklanacak şöyle bir hesaplama değişikliği ile büyüme rakamlarını büyütürsünüz. Bunlar gerçekten kafa isteyen işlerdir. Şimdi ey TÜİK, ey TÜİK’e talimat verenler, bu rakamları büyütmek ve küçültmek için harcadığınız mesaiyi lütfen şu milletin refahı için harcayın, o takdirde hiç bir sorunumuz kalmayacak” çağrısında bulundu.