KAYA: YAYLACILARIMIZ ÇADIRDA MI YATSINLAR?
CHP’Lİ KAYA, TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI BÜTÇE GÖRÜŞMELERİNDE YAYLA EVLERİNİ VE FINDIĞI KONUŞTU.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Plan ve Bütçe Komisyonu görüşmelerinde yayla evleri yıkıldığı için mağdur olan vatandaşların sorunlarını ve fındığı konuştu. Tarım ve Orman Bakanı’nın ve bakanlık bürokratlarının katıldığı toplantıda konuşan Kaya’yı dikkatle dinleyen Tarım Bakanı Pakdemirli’nin sürekli notlar aldığı görüldü.
Kaya şunları söyledi;
YAYLACILIK GELENEĞİNİ ASIRLARDIR YAŞATIYORUZ
“Trabzon’da hayvancılık faaliyetleri için yem bitkisi ekimi yok denecek kadar azdır. Büyükbaş ve küçükbaş hayvan bakanlar, kaba yem ihtiyacını yaylalardan, fındık bahçelerimizdeki fındık altı otlarından ve dışardan satın alma yoluyla karşılanmaktadır. Yem giderlerini değerlendirdiğimizde, yaylalarımızın ve meralarımızın hayvancılık faaliyetleri ve hayvansal üretim için büyük bir nimettir. Fakat özellikle büyükbaş hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımız, barınma sorunu nedeniyle yaylalardaki otlak alanlardan yeterince yararlanamamaktadır. Hayvanların yaylalara araçlarla günübirlik taşınması da hem çok maliyetlidir hem de mümkün değildir. Bu nedenlerle ve aslında çoğunlukla mecburiyetten, Karadeniz’in bereketli yaylalarında yaylacılık geleneğini asırlardır yaşatan vatandaşlarımız, yaylalarında hayvanlarının güvenli bir şekilde barınmasını sağlamak; hayvanlarından elde ettikleri süt, tereyağı, peynir gibi ürünleri muhafaza etmek ve kendilerine barınabilecekleri yer temin etmek amacıyla tamamen hayvancılık faaliyetleri için kullandıkları yapılar inşa etmek zorunda kalmışlardır. Bazıları da mevcut eski yapılarını tadilatla kullanılabilir hale getirmiş ve ahır gibi eklentiler yapmıştır.”
YAYLA EVLERİ ŞAFAK OPERASYONLARIYLA YIKILDI
“Fakat gelin görün ki bu binaların çoğu sorgusuz sualsiz yapılan şafak operasyonlarıyla yıkılmıştır. İmar barışıyla meralar ve yaylalarımızda çarpık yapılaşmanın önü açılmıştır ve bazıları bunu fırsata çevirerek otlak alanlarında katlı evler yapmıştır. Bu talana elbette mani olunmalı, yaylalarımız korunmalıdır. Fakat bu yapılırken çok seçici davranılmalıdır. 2019’un Kasım ayında, Trabzon’da yaylacı vatandaşlarımızın, dişinden tırnağından arttırarak, tereyağı, süt satarak yaptıkları, dedelerinden, atalarından kalan yayla evlerini yıktılar. Kışın ortasında, Düzköy’de, Köprübaşı, Şalpazarı, Maçka ve Sürmene ilçelerimizde vatandaşlarımızın yayla evleri yerle bir edildi.
YAYLACILARIMIZ ÇADIRDA MI YATSIN?
Bakanlık olarak sizler hayvancılığı destekliyorsunuz, bunun için sizlere teşekkür ediyorum. Fakat 4342 Sayılı Mera Kanunu’nun 20. Maddesi yaylalarda ev, ahır ve benzeri inşaatların yapılamayacağını söylüyor.
Bu kanun neden günün ihtiyaçlarına göre düzenlenmiyor?
Yaylacılarımız ne yapsınlar, nasıl yapsınlar? Yaylaya gittiklerinde dışarda mı yatsınlar, çadır mı kursunlar? Hayvanlarını nerede barındırsınlar? Sütlerini, peynirlerini, tereyağlarını nasıl muhafaza etsinler?”
KANUN TEKLİFİMİZ, YAYLALARIMIZA HUZURU TEKRAR GETİRECEK
“Evet, yaylalarımız korunsun ancak yaylacılık yapan, geçimini hayvancılıkla sağlayan insanlarımız içinde mutlaka bir çözüm yolu bulunsun, bu insanlarımız mağdur edilmesin. Bölgemizin kadim kültürü olan ve yüzyıllardır süre gelen yaylacılık geleneğinin sürmesini istiyoruz ve bunun için sizlerden yardımcı olmanızı rica ediyoruz. Tüm bu bilgiler ışığında, yaylacılık ve hayvancılıkla geçimini sağlayan insanlarımızın sorunlarını çözecek bir düzenleme yapmayı düşünüyor musunuz, düşünüyorsanız ne zaman çözüm için harekete geçeceksiniz? Bakınız, az önce değindiğim Mera Kanunu’yla ilgili olarak 19 Mart 2020’de bir Kanun Teklifi verdik. Kanun teklifimizde 4342 sayılı mera kanununun 20. Maddesinin değiştirilmesini önerdik ve ‘Yaylak ve kışlaklarda 18.03.1924 tarihli ve 442 sayılı Köy Kanununda öngörülen inşaatlar ile valiliklerden izin alınmak suretiyle imar mevzuatına göre yapılacak kullanma amacına uygun mandıra, suluk, sundurma, barınak, ağıl, ağır ve ağır eklentileri ile Turizm Bakanlığının talebi üzerine turizme açılması uygun görülen bölgelerde yöresel mimariye uygun taş ve ahşap yapılar dışında inşaatlar yapılamaz’ dedik. Bu teklifimizi hazırlamadan önce yaylacılarımızla toplantılar yaptık ve onların önerileri ve yaylalarımızın korunup kollanması hassasiyetlerini birleştirerek kanun teklifimizi hazırladık. Bu kanun teklifimizi dikkatlerinize sunuyor, yayla evleri yıkılan vatandaşlarımıza bir an önce çare olacak düzenlemeleri yapmanızı rica ediyorum. Bu konuyu artık geçiştirmeyelim ve hep birlikte huzuru bozulan yaylalarımıza huzuru getirelim istiyoruz.”
TMO NİSAN’A KADAR FINDIK ALMALI
“TMO, 31 Aralık 2020 tarihine kadar fındık piyasasında olacağını ve bu tarihe kadar fındık alacağını açıklamıştı. Şu anda yabancı fındık alıcıları pusuya yatmış bu tarihin gelmesini bekliyorlar. Neden? Çünkü fındık üreticimizin güvencesi TMO fındık alım sezonunu kapattığı anda fındık fiyatlarının otomatik olarak düşeceğini biliyorlar ve bunu fırsata çevirerek düşük fiyattan fındık almak istiyorlar. Lütfen onlara bu fırsatı vermeyelim! TMO yetkililerinin çıkıp nisan ayına kadar piyasada kalacaklarını ve fındık alacaklarını açıklaması durumunda, düşen fındık fiyatları değil yabancıların ucuza fındık alma oyunları olacaktır.”