Bu uygulamaya göre ayda 150 kw/saatin altında tüketime yüzde 50;  150 kw/saatin üzerinde olan tüketime ise yüzde yüz 25 zam yapıldı. Belirtilen tüketim miktarının üzerine çıkıldıkça hissedilen zam da arttı. 150 kw/saat için elektriğin zamlı fiyatı 1.37 olurken üzeri için 2.06 oldu. 
Elektrik zammında kelime oyunları yapıldığı yetmiyormuş gibi bir de gün oyunu da yapıldı. Hükümetin, milletini ezmesine göz yumduğu şirketler 1 Ocak 2022’ de açıklanan zammı faturalara aralık ayını da dahil ederek yansıttı. Gelen faturalar karşısında ezilen esnaf kepenk kapatma kararı alırken, aileler de kara kara düşünmeye başladı. Vatandaşın cebinden daha fazla para almak için hiçbir fırsatı kaza etmeyen elektrik şirketleri; denetimsizliğin faturasını yine millete kesti. Bu da bazı stratejik kurumların özelleştirilmesinin millete ne denli olumsuz yansıdığını bir kez daha ortaya koydu.
Uzmanlara göre standart bir Türk ailesinin (2 veya 3 çocuklu) 150 kw/saatin altında elektrik tüketmesi mümkün değil. Yani 3 çocuk çağrısında bulunan Cumhurbaşkanının altına imzasını attığı bu zam kararına göre belirlenen 2. kademedeki zamlı fiyat ile her Türk vatandaşının beli bükülecek. Her ne kadar yandaş kanallarca zamma ilişkin  “Dar gelirli aileleri korumak ve enerji tasarrufu sağlamak” gibi benzetmeler yapılsa da ortaya çıkan tablo hiç de öyle masum değil. Kendi lüksünden şatafatından tasarruf etmek yerine, geçim derdi ile açlık sınırının altında bir yaşam süren dar gelirli ailelerden tasarruf bekleyen iktidar yine ezber bozmamıştır. Her fırsatta IBAN paylaşan Cumhurbaşkanı İBAN yoluyla alamadığı paraları, şirketlere aktarmanın yeni yolunu bulmuştur. Esnafa kepenk kapattıran, dar gelirli aileleri ekonomik koşullar karşısında daha da ezdiren bu zammın başka bir açıklaması yoktur. Ama biz eminiz ki Yüce milletimiz sandıkta gereken cevabı verecektir”