Ayrıca bugün, bütün dünya Gazze’de ve Doğu Türkistan’da akan Müslüman kanını seyrediyor. Hükümetimiz, yaşanan soykırımı esefle kınamaktan başka bir şey yapmıyor.

Mesela, bütün dünyanın ilgisini çekmek için Sümela’da yapılacak ayin iptal edilemez miydi? “Siz Müslüman soykırımına seyirci kalırsanız, biz de bunu yaparız” denilemez miydi? Kola yere dökmek, iş yerini basmak, Instagram’ı kapatmak gibi ilkel yöntemler yerine böyle bir adım daha fazla ses getirmez miydi?

İYİ Parti Ortahisar İlçe Başkanı olarak, İçişleri Bakanımızdan isteğimiz odur ki Trabzon’da her yıl yapılan kirli Pontus ayini iptal edilsin. Hep beraber ülke olarak, Müslüman soykırımına sessiz kalan dünyaya etkili bir mesaj verelim. Bu kirli Pontus oyununa son verelim.

Yunanistan Başbakanı Konstantin Karamanlis, 1974’te Selanik Fuarı’nın açılışında demişti ki: 
“Bugünkü gücümüzle Türkleri savaşarak yenmemize imkân yok. Mücadelemizi her türlü çareye başvurarak sürdüreceğiz. Onların içinde adamlarımız olacak, onlar içeriden bize hizmet ederlerken Türklerin yaralarını kaşıyarak kanatacağız.”

Bugün yapılanlar bu plan çerçevesindedir.

1993 Ağustosunda, “Sümela Meryem Ana Vakfı”nın düzenlediği Trabzon ve Pontus Toplantısı’nda, Yunan Başbakanı şunları söylüyordu: 
“Dedeleriniz, Karadeniz Bölgesi’ndeki Pontus topraklarına dönüş hayalini sizlere miras bırakarak öldüler. Sizler bu mirası kalbinizde koruyun. Pontus’u ve Karadeniz’i asla unutmayın…”

Yunanlı yöneticiler bunu söylerken biz ne yapıyoruz? Biz çocuklarımıza neyi miras bırakıyoruz? Yunanlının Karadeniz Bölgesi’nde hiçbir alakası olmadığı halde bir ideal peşinde koşarken, biz elimizdeki vatanımızı korumakta aciz miyiz?

Bu coğrafyada hata yapma şansımız yoktur. İnanç turizmi adı altında kirli Pontus oyununun oynanmasına müsaade etmemeliyiz. Gazze’de Müslüman kardeşlerimize soykırım yapıldığı böyle bir dönemde, böyle bir bölücü, yıkıcı faaliyete izin verilmemelidir.