İSTİKLAL MARŞIMIZIN KABULÜNÜN 100. YILI NEDENİYLE YAPILAN BASIN AÇIKLAMASIDIR

Bir milletin kaderini belirleyen, millet olmanın şuurunu en derinlerde hissettiği dönüm noktaları vardır. Kökleri, tarih öncesine dayanan Yüce Türk Milleti ise Orta Asya’da başlayan millet olma bilincini Malazgirt’te, Söğüt’te ve Fatih Sultan Mehmet Han’ın İstanbul’u Fethi’nde ortaya koymuş bu yüce duyguları sürekli olarak en derinlerinde hissetmiş ve tarih boyunca vatanına, bayrağına bağlı özgür bir millet olarak yaşamıştır.

Millet olma bilincinin, birlik ve beraberliğimizin en güzel örneklerinden birisi de yedi düvele karşı onlarca cephede savaşılan, imkansızlık ve yokluk içerisinde bir milletin varoluş mücadelesi verdiği, “Ya İstiklal Ya Ölüm” parolası ile yola çıkan bir lider ve ona inanmış vatan evlatlarının destansı hikayesi olan Milli Mücadele Dönemi olmuştur.

Milli Mücadele, bin yıldır milletimize yurt olan Anadolu toprakları üzerinde işgal emelleri olan dönemin en güçlü devletlerine bir karşılık ve bir cevap niteliğindedir. Başta askeri ve siyasi zaferler ile vatanın ve milletin bölünmez bir bütün olduğu, vatanın her karış toprağının milletin kanı ile ıslanmadıkça bu şanlı mücadeleden vazgeçilmeyeceği tüm dünyaya ispat edilmiştir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının önderliğinde yürütülen bu mücadele ile tüm dünya Türk’ün yılmayacağını, esir edilemeyeceğini ve başka bir milletin himayesinde yaşamayacağını tekrar anlamıştır.

Vatanın ve milletin içinde bulunduğu bu zorlu durumda tek vücut olmuş bir milletin egemenlik, bağımsızlık ve hürriyet için verdiği bu şanlı mücadele döneminde milletin manevi gücünü artıran, millete mücadele azmi katan, istiklal yolundan dönülmeyeceğinin bir işareti olan, milletin vatan sevgisinin, bağımsızlık aşkının, bayrak tutkusunun ve cesaretinin dizelere dökülmüş hali olan İstiklal Marşı’mız büyük şair Mehmet Akif Ersoy tarafından kaleme alınmış ve bağımsız bir millet olmanın gereklerinden birisi olan Milli Marşımız I. TBMM tarafından kabul edilmiştir. Bu destan tam yüzyıldır her bir Türk’ün yüreğine nakış nakış işlemiş, dilden dile söylenmiş, her hecesi iliklerimize kadar işlemiştir.

“Korkma” diye başlayan ve “Hakkıdır Hakk’a tapan milletimin İstiklal” dizesiyle son bulan marşımız tıpkı Milli Mücadele’de olduğu gibi bugün de aynı duygularla sahip olduğumuz bu kutsal değerlere sahip çıkmak, korumak ve gerekirse bu değerleri korumak için ölmekten geri durmayacağımızı sürekli olarak bizlere hatırlatmakta ve sonsuza kadar bu değerlere bağlı yaşamamızda milletimize kılavuzluk etmektedir.

Bu vesile ile kabul edilişinin yüzüncü yılında Allah bir daha bu Millet’e İstiklal Marşı yazdırmasın diyerek bağımsızlık mücadelesinde çekilen acıların bir nevi tarifini yapan Mehmet Akif Ersoy’a minnettarlığımızı milletimiz adına borç bilir, atalarımızın bin bir zorlukla kurduğu bu vatana, bağımsızlığımızın en büyük işareti olan bayrağımıza, dilimize şartlar ne olursa olsun sahip çıkacağımızı belirtmek isteriz.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Coşkun DİLBER

Kamu-Sen İl Başkanı