Acaba bizlere şöyle bir soru sorulsa;

Dini terimlerin anlamlarını ne kadar biliyoruz veya ne kadar Osmanlıca kelime biliyorsunuz.

Şahsım pek o kadar fazla bir şeyler bildiğimi söyleyemem.

Ama her zaman ilgi duymuşumdur. İlgi duyduğum alanı ise anlamlarındaki derinlik.

Bakıyorsunuz dört harften oluşmuş ama anlamı bir derya.

İşte ÎSÂR da bunlardan birisi.

Efendim;

Sohbet Üstatlarından Bekir Develi Bey, Sayın Hayati İnanç beyle yapmış olduğu söyleşiyi kitap haline getirmiş. İsmi “ Fabrika Ayarı” çok güzel bir söyleşi. Ders alacak olduğumuz çok örneklemeler var.

Unuttuğumuz birçok hasleti bizlere hatırlatıyor.

Böyle bir eseri bizlere armağan ettiklerinden dolayı her ikisine de teşekkür ediyorum.

İşte; bu kitap da geçiyor Îsâr kelimesi.

Kelime anlamı şu: “Sözlükte ikram ve kendisi muhtaç olduğu halde nefsinden feragat edip başkasını tercih etme” anlamına gelmektedir.

Böyle bir olguya ulaşmak elbette ki, insanın kendine (Ruhuna)  yapmış olduğu bir çalışma ile elde edilir.

Bu çalışmaların başında Peygamber Efendimizin ve Sahabenin Hayatlarını sıkça okumak ve oradan almış olduğumuzu tatbik etmekle olur.

Yine İslam Âlimlerinin hayatı veya günümüzde önder kişiliklerin hayatlarına da baktığınız da, onlarda hep ikram ederler. Dünyevi kazançlar onları ilgilendirmez bu tür hesapları yapmazlar.

Ashap; Peygamberimiz Hz. Muhammet (SAV) sormuşlar.

Ya Resulallah sizin Peygamberlikle şereflenmeniz hangi sebepten?

Şöyle cevaplıyor o yüce İnsan “Îsar sahibiyimdir”.

Yani açken ekmeğini paylaşıyorsun.

Sana lazımken vermek.

Aslında bunu çocuklar çok daha güzel yapıyor. Hani çocuğunuza çok istediği bir oyuncağı alırsınız. Bir bakarsınız ki o onu arkadaşına vermiş ve hiç de müteessir değil. Ne kadar temiz bir duygu değil mi?

Bu zamanlarda bizlerinde îsar sahibi olmaya ihtiyacı var.

Etrafımızdaki ihtiyaçlılara veya sınır ötesi ihtiyaçlılara hep îsarlı davranmak onları anlamak, onların dertleri ile dertleşmeye bizlerin ne kadar ihtiyacı varsa onların da o kadar ihtiyacı vardır.

Paylaşmak güzeldir.

Paylaşmayı kendimize, ailemize, etrafımıza yaygın hale getirmemiz lazım.

Mal da paylaşılınca çoğalır. İslam da “Zekât” Müessesi vardır. İşte paylaşmanın en güzel yolu.

Ama zekâta malik olmasak bile paylaşmalı. Peygamberi bir metot olan Îsar’ı unutmamalı.

Bir düşünelim.

Kendi ihtiyacımız varken o ihtiyacımızı birisine verdik mi?

Eğer hayatımızda böyle bir şey yoksa hemen araştırmaya koyulmalı ve bu güzel hasletten faydalanmalıyız.

Bu günlerde buna (İsar) ‘a ne kadar da çok ihtiyacımız var değil mi?

Selam ve dua ile