Reklam

Reklam
Reklam
Haberim Hamsi | Trabzon Haber

Hipertansiyon hastaları karantina döneminde kilo almamalı

Dünyada erişkin nüfusun yüzde 27’sının hipertansiyonu olduğu ve bu oranın 2025 yılında yüzde 29’a çıkacağı öngörülüyor.

Dünyada erişkin nüfusun yüzde 27’sının hipertansiyonu olduğu ve bu oranın 2025 yılında yüzde 29’a çıkacağı öngörülüyor. 17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü vesilesiyle dünyada 1.5 milyar civarında hipertansiyon hastasının olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ersin Özen, “Hipertansiyon oluşumunu kolaylaştıran faktörler arasında kalıtım, aşırı tuz kullanımı, yaş artışı, ırk, cinsiyet, stres, sigara, şişmanlık, hava kirliliği, kolesterol yüksekliği ve şeker hastalığı gibi etkenler yer alıyor. Hipertansiyonun kadın hastalarda görülme sıklığı yüzde 8-10 arasında daha fazla. Hipertansiyon hastaları Coronavirus’e yakalanmamak için ellerinden geleni yapmalı ve karantina döneminde kilo almaktan kaçınmalı” açıklamasında bulundu.

Avrupa Kardiyoloji Derneği ve Türk Kardiyoloji Derneği kılavuzlarına göre kan basıncı 140/90 mmHg‘nin üzerinde olması, tansiyon hastalığı olarak değerlendiriliyor. Geçen yıl Amerikan Kardiyoloji Derneği’nin yayınladığı kılavuzda bu değerlerin bir basamak daha ileri götürülerek 130/80 mmHg basıncın üstünün hipertansiyon olarak kabul edildiğini söyleyen Anadolu Sağlık Merkezi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ersin Özen, “Ne yazık ki hipertansiyon hastalığını kolaylaştıran unsurların artışı sebebiyle hastalığın yaygınlığı her geçen gün artıyor. 130-140mmHg/80-89mmHg prehipertansiyon, 140-159 /90-99 mmHg 1. derece hipertansiyon, 160-179/100-109 mmHg 2. derece hipertansiyon 180/110 mmHg ve üzeri ise 3. derece hipertansiyon olarak değerlendiriliyor” dedi.

Hipertansiyon hastaları evde kalıp ilaçlarını düzenli kullanmalı

Kronik hastalığı olan herkesin başta da hipertansiyon ve kalp hastalarının Coronavirus’e yakalanmamak için ellerinden geleni yapmalarının önemli olduğunu hatırlatan Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ersin Özen, “Kronik hastalığı olanlarda ve yaşlılarda maalesef hastalık daha ağır seyrediyor. Buna bağlı iyileşme süresi de daha uzun oluyor. Bu sebeple tek ve en önemli öneri hastalığa yakalanmamak. Mutlaka evde kalmalı ve izole olmalılar. Dengeli beslenmeli, ilaçlarını düzenli kullanmalılar” önerisinde bulundu. Hipertansiyon hastalarının karantina döneminde kilo almaktan kaçınmak için ellerinden geleni yapmaları gerektiğini vurgulayan Dr. Ersin Özen, “Evlerde kalmanın ortaya çıkardığı yoğun hamur işi tüketimi çok tehlikeli. Mümkün olduğunca kalori açısından düşük, yağsız, karbonhidrattan fakir Akdeniz mutfağı tercih edilmeli” dedi.

Yaşam tarzındaki değişiklikler hipertansiyondan korumaya yardımcı

Hipertansiyonun sebebinin büyük bir oranda bilinmediğini vurgulayan Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ersin Özen, “İkinci başka bir hastalığa bağlıysa alttaki hastalık tedavi edilir. Prehipertansiyon aşamasında olan hastalar yaşam tarzı değişikliklerini uygulayarak ellerinden geldiğince kendilerini bu durumdan korumaya çalışmalılar. Hipertansiyon hastalarının, evde basit fizik hareketleri, sosyal medyayı takip edenler için online yapılan bazı başlangıç seviyesinde olan pilates, aerobik veya yoga gibi derslerden faydalanarak düzenli olarak en az 15-20 dakika egzersiz yapmaları çok yerinde olur” hatırlatmasında bulundu.

Tansiyon ilacı düzenli kullanılmalı

Hasta prehipertansiyon dönemindeyse ve diyabet, kalp damar rahatsızlığı gibi başka bir rahatsızlığı yoksa hayat tarzı değişiklikleri ve diyet değişiklikleri ile takip edilebildiğini belirten Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ersin Özen, “Evre 1 tansiyon hastaları, eğer eşlik eden başka hastalık yoksa yaşam tarzı değişiklikleriyle yakından izlenir. Ancak ek bir hastalık varlığında evre 1’den itibaren ilaç tedavisi başlanmalı” dedi. Tansiyon ilacının yalnızca tansiyon çıktığı zaman alınmasının tavsiye edilmeyen bir durum olduğunun altını çizen Dr. Ersin Özen, “Evre 1 tansiyon hastalarında, yaşam tarzı değişiklikleriyle yeterince kontrol sağlanmışsa ilaç kesilebilir. Ancak evre 2 ve 3 hastalar için tedavi kesilmesi gibi bir olasılık yoktur. Hayat boyu ilaç tedavisi almak zorundadırlar” şeklinde konuştu.

Hipertansiyon tedavisinde yapılacak belli başlı yaşam tarzı değişiklikleri:

Tuz kısıtlaması

Obezitenin önlenmesi ve ideal kilonun sağlanması

Meyve ve sebze tüketiminin arttırılması ve doymuş yağ alımının azaltılması

Fiziksel aktivitenin arttırılması

Sigara alışkanlığının bırakılması

Kafein alımının azaltılması

Stres azaltıcı yöntemlerin; son dönem oldukça popüler olan mindfullnes egsersizlerinin, nefes terapileri ve yoganın, tansiyon düşürülmesine yardımcı olduğu gösterilmiştir.

Yüksek tansiyon ile ilgili 7 efsane ve 7 gerçek

Efsane: Ailemde yüksek tansiyon var. Bunu önlemek için yapabileceğim hiçbir şey yok.

Gerçek: Yüksek tansiyon ailelerde görülebilir. Ebeveynleriniz veya yakın akrabalarınız yüksek tansiyona sahipse, bunu da geliştirme olasılığınız daha yüksektir. Bununla birlikte, yaşam tarzı seçimleri, ailesinde yüksek tansiyon öyküsü olan birçok kişinin hipertansiyondan kaçınmasına izin verdi.

Efsane: Sofra tuzu kullanmıyorum, bu yüzden sodyum alımımı ve kan basıncımı kontrol ediyorum.

Gerçek: Bazı insanlarda sodyum kan basıncını artırabilir. Sodyumu kontrol etmek için mutlaka etiketlerin kontrol edilmesi gerekir. Çünkü tükettiğimiz sodyumun yüzde 75’i domates sosu, çorbalar, çeşniler, konserve yiyecekler ve hazır karışımlar gibi işlenmiş gıdalarda gizlidir. Hazır ve hazır ambalajları satın alırken etiketleri okuyun. Etiketlerde “soda” ve “sodyum” kelimelerini ve “Na” sembolünü izleyin. Bu kelimeler sodyum bileşiklerinin mevcut olduğunu göstermektedir.

Efsane: Yemek pişirirken normal sofra tuzu yerine koşer veya deniz tuzu kullanıyorum. Düşük sodyum alternatifleridir.

Gerçek: Kimyasal olarak, koşer tuzu ve deniz tuzu sofra tuzu – yüzde 40 sodyum – ile aynıdır ve toplam sodyum tüketimine eşittir. Sofra tuzu, iki sodyum (Na) ve klorür (Cl) mineralinin bir kombinasyonudur.

Efsane: Kendimi iyi hissediyorum. Yüksek tansiyon konusunda endişelenmem gerekmiyor.

Gerçek: Yaklaşık 103 milyon ABD’li yetişkin yüksek tansiyona sahiptir ve birçoğu bunu bilmez veya tipik semptomlar yaşamaz. Yüksek tansiyon da inme için önemli bir risk faktörüdür. Kontrol edilmezse, yüksek tansiyon ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

Efsane: Yüksek tansiyonu olan insanlar sinirlilik, terleme, uyku güçlüğü çeker ve yüzleri kızarır. Bu semptomlarım yok, bu yüzden iyiyim.

Gerçek: Birçok insan farkında olmadan yıllarca yüksek tansiyona sahiptir. Genellikle “sessiz katil” olarak adlandırılır çünkü genellikle hiçbir semptomu yoktur. Atardamarlarınıza, kalbinize ve diğer organlarınıza zarar verdiğinin farkında olmayabilirsiniz.

Efsane: Yüksek tansiyonum var ve doktorum bunu kontrol ediyor. Bu, evde kontrol etmeme gerek olmadığı anlamına geliyor.

Gerçek: Kan basıncı dalgalanabileceğinden, evde kan basıncı ölçümlerinin izlenmesi ve kaydedilmesi, sağlık uzmanınıza gerçekten yüksek tansiyonunuzun olup olmadığını ve tedavi planınızın çalışıp çalışmadığını belirlemek için değerli bilgiler sağlayabilir. Okumaları sabah ve akşam gibi her gün aynı saatte veya sağlık uzmanınızın önerdiği şekilde almanız önemlidir.

Efsane: Yüksek tansiyon teşhisi kondu, ancak daha düşük okumalar yapıyorum, bu yüzden ilacımı almayı bırakabilirim.

Gerçek: Yüksek tansiyon yaşam boyu süren bir hastalık olabilir. Hayatınızın geri kalanı boyunca her gün ilaç almak anlamına gelse bile, sağlık uzmanınızın önerilerini dikkatlice takip edin. Sağlık ekibinizle ortaklık kurarak, tedavi hedeflerinize başarıyla ulaşabilir ve daha iyi bir sağlık durumunun avantajlarından yararlanabilirsiniz.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

Günebakış Trabzon Haber