İşte bu fikirdir ki, Osmanlı’yı param parça etmiştir.
Oysa Cumhuriyetiminiz banisi, büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk diyor ki:
“Artık vaziyeti düzeltmek için mutlaka Avrupa’dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa’nın emellerine göre yapmak, bütün dersleri Avrupa’dan almak gibi birtakım zihniyetler belirdi. Hâlbuki hangi istiklal vardır ki, ecnebilerin nasihatleriyle, ecnebilerin planlarıyla yükselebilsin? Tarih böyle bir hadiseyi kaydetmemiştir!”
Ve Atatürk sonrası yaşanan durum, günümüze dek tıpkı Osmanlı’nın izlediği bu hatalı yol şeklinde cereyan etmiştir.
İşin aslı, Amerikalılaşmak İnönü ile başlamıştır.
Menderes’le zirve yapmıştır.
Ardından işbaşına gelen gerek sağ ve sol iktidarların istisnasız tamamı, aynı hatalı yolu izlemişlerdir.
Ve bugün…
Amerikancı olmakla suçladıkları ve 20 yıldır iktidarda bulunan Ak Parti’yi değiştirmek için başvurulan yöntem, yine Atatürk’e ters bir yöntemdir.
Gerek CHP ve gerekse İYİ Parti’nin ABD’ye düzenledikleri bu turların tam bağımsız bir Türkiye açısından hiçbir mantığı ve karşılığı bulunmamaktadır.
Bu tarz bir ziyaret olsa olsa, tüm terör örgütlerinin kurucusu ve destekçisi durumunda olan ABD’ye ve bu uygulamalarına meşruiyet kazandırmak olacaktır.
Bu kabul edilebilir bir tutum ve davranış değildir, olamaz da!
Şayet iktidar olmanın yolu ABD’den geçiyor ve biz de bunu değiştiremiyoruz diyorlarsa, zaten iktidar olmalarına hiç gerek yok demektir.
İktidar olmanın ve ülkeyi yönetmenin tek bir kriteri ve ölçüsü vardır. Bu, kıyamet sabahına kadar da değişmeyecektir.
Bu kriter ve ölçü, Mustafa Kemal Atatürk’tür.
O’nun kurduğu Cumhuriyet ilkeleri ve aktardığı fikirlerdir.
Bu noktadan hareketle, iktidarda olan partiyi bir tarafa koyun, muhalefet partileri olarak CHP ve İYİ Parti, çok ciddi bir yanılgı içerisine düşmüşlerdir.
Şayet, ABD bizim ekonomimizi düzeltecek bir görüşe ve sisteme sahiptir deniliyorsa, bu koskoca bir yalan ve bühtandır!
2002 yılından başlayarak, 2022 yılına gelinceye kadar tüm dünya ülkelerinin başvurduğu can simidi iktisat görüşü, Hüseyin Baş’ın elinde bulunan ve Prof. Dr. Haydar Baş tarafından kaleme alınan Milli Ekonomi Modeli tezidir.
Bunun en somut örneği ve pratik uygulaması, Rusya’da hayata geçirilmiştir.
Hem de yüzde biri bile değil.
Pandemi sürecinde ise başta ABD ve Avrupa ülkelerinin tamamı bu modelin öngördüğü çıkış yollarından istifade etmiştir.
Ben yazdığım için değil, kendileri bunu itiraf ettiği içindir.
Dolayısıyla bugün dünya Hüseyin Baş’ın sahip olduğu iktisat modeline koşarken, maalesef bizim şürekamız, boşa koşmakta ve hoşa gitmeye çalışmaktadır.
Ülkemizi daha fazla kadavra gibi bir o tarafa bir bu tarafa çekmeyi bırakın!
Hüseyin Baş’la oturun ve kendisinden bu modelle ilgili brifing alın.
“Kainat devleti Türkiye” nasıl inşa edilir ‘tam bağımsız’ bir kafa ile dinleyin.
Nefis yapar ve “egomuz buna engel oluyor” derseniz, üzerinde oturup kafa yoracağınız bir ülke kalmayacak!
Dünya Baş’a koşarken, siz boşa koşmayın.