CHP’li Ankara Yenimahalle Belediyesi, Prof. Dr. Haydar Baş parkı açtı

Babam, yıllarca denenmiş mezhep ayrılıklarına karşı Ehl-i Beyt’in hayatını kaleme alarak bunun önüne geçmek istedi. 28 Şubat’tan sonra FETÖ’nün güçlendiği dönemde FETÖ ile mücadele etti ve bu ülkenin askeri ile milletini birbirine düşürmek isteyenlere bu milletin birliğini tesis etmeye çalıştı.

Yenimahalle Belediyesi tarafından Yenibatı Mahallesi’nde yapılan parkın açılışı Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, CHP Milletvekili Tekin Bingöl ve Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Hüseyin Baş’ın katılımıyla yapıldı.

“Bu ülkeye iz bırakan insanların isimlerin yaptıkları tesislere verdiklerini söyleyen Yaşar, “Bugün de merhum Haydar Baş’ın ismini 5 bin metre kare alanda içinde çocuk oyun alanı, tenis kortu, voleybol sahası, koşu yolu, spor alanı ve oturma alanları olan bu parka belediye meclisimizin oy birliği ile verdik. İnşallah ruhu şad olur. Bugün Mevlid Kandilinde de böyle bir törenin yapılmasını O’nun inancına saygı gösteren bir insan olarak daha değerli bulduğumu belirtmek isterim. Sayın Haydar Baş ile çeşitli etkinliklerde 3-4 defa bir araya geldim, O’nun Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün din anlayışını kendi ağzından dinlemek benim için bir onurdu. Atatürk ile ilgili yazdığı bir eseri bana armağan etti. Hz. Ali’nin adaletini, Hz. Ali’yi en iyi şekilde bilim adamı olarak değerlendirmesi de beni mutlu etti. Ruhu şad olsun, mekânı cennet olsun” dedi.

Törende konuşan CHP Ankara Milletvekili Tekin Bingöl ise, “Bu tesis rahmetli Haydar Baş’ın adını ölümsüzleştirecek bir tesis olarak hizmet verecek. Bu bizim için son derece önemli. Çünkü ayrımcılığı reddeden, birleştirici, bütünleştirici, uzlaştırmacı ve kardeşlik duygularıyla, dayanışmacı bir anlayışla siyaset yapan bütün vatandaşlarımızın özlediği bir tabloyu bugün yaşıyoruz. Ben bu tesisin hayırlı olmasını diliyor, Sayın Haydar Baş’ın ruhu şad olsun diyorum” dedi.

Prof. Dr. Haydar Baş parkı açılış törenine katılan BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş ise, “Burası bizim için çok mutlu edici bir mekân. Esasında siyaset budur. Gönül almak çok kolay bir şeydir. Eğer insanlara gönlünüzü açarsanız, insanlara eşit yurttaşlar gibi davranırsanız, eğer toplumun bütün kesimlerini, fikirlerini kucaklayabilir, onları sahiplenebilirseniz siz toplumun en sevilen insanı olursunuz. Fakat siz toplumla kavga eder, ’ben her şeyi bilirim, benim inandığım tek doğrudur’ der ve insanları sizinle aynı şeylere inanmıyor diye dışlarsanız işte o zaman toplumun en az yarısı bugün olduğu gibi sizden kurtulmak için türlü türlü yollar arar, türlü türlü masalar kurar. O yüzden bugün Türkiye siyasetinin geldiği noktada en büyük kaybımız bizim demokrasi bilincimizi, cumhuriyet bilincimizi, kardeşlik bilincimizi, birlik ve beraberlik bilincimizi kaybetmiş olmamızdır” dedi.

Türkiye’yi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ideali olan yarınlara taşımak istiyorsak yapacağımız tek şeyin birlik, beraberlik ve kardeşliği tesis etmek olduğunu ifade eden Hüseyin Baş şöyle devam etti; “Benim babam da esasında bunu yapmıştır. Bakın bugün cuma, cumanız mübarek olsun, bugün Mevlid Kandili kandiliniz mübarek olsun. Bugün cuma dedik. Gazi, İslam’ı bizim anlayacağımız şekilde hutbeler yazdırmış. Bunları bizden gizlediler. Bugün siyasete alet edilmiş camiler oluşturdular, işte benim babam bunun önüne geçmek için bir çalışma yaptı; Atatürk’ün hayatını yazdı ve dedi ki, ‘Atatürk sizin bağrınızdan çıkmış, bu cumhuriyetin gördüğü en kıymetli hazinedir.’ Onun yanında benim babam Türkiye’de yıllarca uğraşılmış ve Allah’a şükür ki başarılamamış Alevi ile Sünniyi , Şiiyi Caferiyi vs. bir birine düşman eden zihniyeti yok etmek için Hz. Ali’nin, Hz. Fatıma’nın, Hz. Hasan’ın, Hz. Hüseyin’in ve bunların çocuklarının, torunlarının hülasa Ehl-i Beyt’in hayatını kaleme almış, bu ülkedeki bütün mezhep ayrılıklarının önüne geçmek istemiştir. Benim babam 28 Şubat’tan sonra FETÖ’nün güçlendiği dönemde – bizim evlerimizin dahi basıldığı dönemde, biz evlerimizde güvenle oturamıyorduk o dönemde- FETÖ ile mücadele etmiş ve bu ülkenin askeri ile milletini birbirine düşürmek isteyen insanlara karşı, ‘siz bu askerle kardeşsiniz’ diyerek bu milletin birliğini tesis etmeye çalışmıştır”