“Hukukun genel ilkeleri kişilere göre, ırkına göre, cinsiyetine göre, yabancı olup olmadığına göre değişemez. Benzer ya da daha vahim olaylarda tutuklama kararı verilmezken, üstelik suç tipine göre tutuklanmaması gereken bir kişi mağdurun yabancı olması nedeniyle tutuklanıyorsa, tuz kokmuş demektir.

Trabzon’da gerçekleşen ve bizatihi Valiliğin açıklamasında “yanlış anlama nedeniyle yumruk atıldığı” beyan edilen olay nedeniyle tutuklama kararı verilmesi yargı adına vahim bir durumdur.

Hukuki öngörülebilirliğin kalktığı ülkemizde, sosyal medya üzerinden gelen baskılara göre karar verebilen yargı, şimdi de dış ilişkiler ve turizm kaygısı üzerinden hareket ettiği görüntüsü yaratan bir tutuklama kararı vermiştir. Bağımsız ve tarafsız bir yargının olduğu bir ülkede kabul edilemeyecek bu karar kamu vicdanını da yaralamıştır.

Yargı, gücünü iktidardan, kişilerden, olaylardan, tepkilerden almaz, hukukun üstünlüğü ilkesinden alır. Şiddeti ve şiddet uygulayanı kınamakla birlikte, yargının hukuk güvenliği ilkesinden, hukuki öngörülebilirlik ilkesinden ve adil yargılanma hakkından uzaklaştığını gösteren kararını da endişe edici bulduğumuzu ifade ediyorum.” açıklamalarında bulundu.