Bu ülkede yaşanan sorunların konuşulmasını istemiyorlar, o yüzden dertleri CHP, Bay Kemal, Ekrem İmamoğlu… Ama bilmesini isterim ki asıl dert Selahaddin Çebi’nin kendisinde. Çok istemesine rağmen kendisi İl Başkanı gösterilmeyince duyduğu hüzünle birlikte cümlelerini pisliklerle doldurma, suçları sürekli iteleme, karalamayla beslenme gibi tohumlarla beslenen siyasetiyle prim yaparak farklı yerlere aday olmak istiyor; üzülüyorum ki böyle şeyler prim kazanıyor. Ancak onun tek farkı benim olduğum bölgede görev yapması; var olduğum sürece bilgi sahibi olmayan, nifakla beslenen, insanların vicdanlarıyla oynayan bu tip siyasetle de mücadele vereceğim.

Telefon tuşlarındaki delikanlılıkları yanında sürekli yaratılan mağduriyetlerin arkasına saklanmaları klasikleridir. Bu klasiklerin yanına yüzyılı aşkın süredir vatan için onurla görev yapan kurumlarımızı kendi menfaatleri uğruna siper etme çabaları ise çirkinliktir. Sürekli ‘gayrimilli’ ve ‘terörizm’ çağrışımlarıyla dolu paylaşımları yapmadan önce bahsi geçen ülkemizin ciddi sorununun anlatıldığı videoyu 4 saniye bile izlediğini düşünmüyorum. Twitter’da trollük yapmak kolaydır, İlçe Başkanı olmak ciddiyet ve bilgi ister.

Sorunların konuşulduğu, çözümlerin paylaşıldığı, eleştirilerin değerlendirildiği ortama ihtiyacımız var. Biliyoruz ki ‘Kutuplaştırıcı olmayacağız’ diye vizyon paylaşıp kutuplaşmanın en derinini yaşatanların bir kez olsun milletin birleşmesi için çabasını beklemek umutsuz bir vakadır.

Bu arada bir çok paylaşımda eşşek eşek diye tutturduğunu görüyorum. Aklıma gelen ilk şarkıyı paylaşmak isterim;

Kaç yıl oldu saymadım köyden göçeli,

Mevsimler geldi geçti, görüşmeyeli,

Hiç haber göndermedin o günden beri,

Yoksa bana küstün mü unuttun mu beni?

Hoşbulduk.