Of’un düşman işgalinden kurtuluşunun 104’üncü yıl dönümünün, onur ve heyecanla idrak edildiğini belirten Başkan Sarıalioğlu, “Bizler bu topraklar uğruna canından vazgeçen bir ecdadın torunlarıyız. Şehadetin üzerinden 100 yıl da geçse, 1000 yıl da geçse varoluş mücadelemiz hep devam edecek.
Şartlar değişse de vazifemiz hep aynı. 28 Şubat Milli Kurtuluş fitilini ateşleyen, istikbalden istiklale giden yolu açan tüm kahramanlarımıza ve tarihi Şanlı Of Direnişi ile adını altın harflerle tarih sayfalarına yazdıran aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi minnetle anıyoruz” dedi.
Sarıalioğlu, Türk milletinin tarihinin şanlı zaferlerle dolu olduğunu kaydederek, mesajında şu ifadelere yer verdi:
VATAN TOPRAKLARININ İŞGALİ KARŞISINDA OFLULAR ŞANLI BİR DİRENİŞ GÖSTERMİŞTİR
“Aziz milletimiz şanlı tarihi boyunca vatanına, bağımsızlığına ve milli değerlerine büyük bir aşkla bağlanmış; onlara yönelen her türlü tehdidi varını yoğunu ortaya koyarak bertaraf etmeyi vazife bilmiştir. Milli mücadele yıllarında tüm yurtta yakılan kurtuluş meşalesi 28 Şubat 1918’de Of’umuzu da aydınlatmış, Allah’ın izniyle aziz ecdadımız ve kahraman ordumuz bütünleşerek şehrimizi düşman işgalinden kurtarmıştır. Bu kahraman ecdadın torunları olarak bizlere düşende, onların canlarından aziz bilip şahadet şerbetini içerek bize emanet ettikleri bu cennet vatanı, aynı bilinçle yarınlara taşımak ve gelecek nesillere daha güçlü bir şekilde bırakmaktır. Öyle ki Mehmet Akif Ersoy dahi Oflular için Safahat kitabında, “Oflu’nun ilmi de olsaydı o imana göre, şimdi baştanbaşa tevhid ile dolmuştu bütün küre…” Ağır bedeller ödediğimiz bu topraklar üzerinde Of’u tarihsel güzelliğiyle, zengin doğasıyla, çalışkan ve erdemli insanlarıyla, insana saygılı kent yönetimiyle, çağdaş şehircilik anlayışıyla gelecek yıllara taşımak, bu kurtuluş günlerimizin temel ilkesidir. Tarihe adını altın harflerle yazdırmış Of’un düşman işgalinden kurtuluşunun 104’üncü yıldönümünü; Türkiye Cumhuriyeti’nin uygar, çağdaş ve aydınlık yüzlü bireyleri olarak gurur ve güven duygularıyla kutlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Şanlı Of Direnişi ile adını altın harflerle tarih sayfalarına yazdıran aziz Kahramanlarımıza minnettarız.
Rabbim bir daha böyle günler göstermesin. Ama tarih tekerrürden ibarettir. Biz uyanık olursak, biz bağımsızlığın hangi bedellerle elde edildiğini iyi fark edersek ve çocuklarımızı da öyle yetiştirirsek tarih tekerrür etmez. Bu vatan 28 Şubat 1918’de Of Direnişi ile bize yurt olmuştur. 104 yıl önce nasıl ki istiklal mücadelesi verdiysek bugün de aynı şekilde istiklal mücadelesini vereceğiz.
Tarihin hiçbir dönemimde asla esareti kabul etmeyen aziz milletimiz, bin yıl önce de yüz yıl önce de büyük kahramanlıklar göstererek eşsiz zafer ve destanlar yazmıştır. En son 15 Temmuz 2016’da da milli şuur ve kahramanlık duygumuzun hiç eksilmediğini ve sonsuza kadar da eksilmeyeceğini tüm dünyaya bir kez daha gösterdik. Hain darbe girişimine karşı meydanlara dökülen milyonlarca vatan evladı, hainlerin uçaklarına, tanklarına ve kurşunlarına göğsünü siper ederek, şehit veya gazi olma pahasına bayrağına, devletine, milletine ve milli iradesine sahip çıkmıştır.
Bugün bizlere düşen en önemli görev, ecdadımızın tarihe yazdığı kahramanlık destanlarından ve yaşadığımız tarihi süreçlerden ders alarak birlik ve beraberlik içerisinde eğitimden sağlığa, ekonomiden sanayiye, tarımdan altyapıya kısaca her alanda ülkemizi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün hedef gösterdiği yüksek medeniyet seviyesinin üzerine çıkarmak, halkımızın huzurlu, güvenli ve müreffeh bir yaşam sürmesi için var gücümüzle çalışmaktır.
Bu duygu ve düşünceler içinde 28 Şubat Milli Kurtuluş fitilini ateşleyen, istikbalden istiklale giden yolu açan tüm kahramanlarımıza ve tarihi Şanlı Of Direnişi ile adını altın harflerle tarih sayfalarına yazdıran aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi minnetle anarken, tüm halkımızı sevgi ve saygıyla selamlıyorum.”