AK Parti’den açıklama: Eğer sonuç değişmezse!
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, devam eden seçim süreciyle alakalı açıklamalarda bulundu.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “Sonucu değişecek bir tablo ortaya çıkarsa başarımızın tecil edildiğini düşüneceğiz. Sonucun değişmeyeceği şekilde bir tablo ortada çıkarsa da, ‘Aldığımız oyu tam olarak gördük, milli irade böyle tecelli etti’ diyeceğiz. Süreç konusunda yasal imkanlarımızı, kanuni yolları, seçim sisteminin parçası olan bu süreci sonuna karar sürdüreceğiz. Sürece gösterdiğimiz saygıyı sonuca da göstereceğimizi tüm dünya görecektir” dedi.
AK Parti Sözcüsü Çelik, partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun Batı Şeria’daki Yahudi yerleşim yerlerini ilhak edeceğini yönündeki sözlerini hatırlatan Çelik, “Bu ilhak kararı dünyanın başka yerlerindeki unsurları tetikleyecektir. Netanyanu’nun zihniyetini cesaretlendirenler bundan sorumludurlar. Saldırmadığı bir hukuk ilkesi yok Netanyahu’nun burada şunu sormak gerekiyor, ‘BM ne işe yarıyor BMGK ne işe yarıyor?’ Uluslararası toplum diye bir kavramın varlığından bahsedebilecek miyiz? Bu şahıs uluslararası hukukun bütün unsurlarını ihlal ediyor. Terörü devlet politikası haline getirmiş bu kişinin, başbakan olarak dünya tarafından, yüzüne herhangi bir şey söylenmemesi, kararların sadece ‘kınıyoruz’ şeklinde söylem düzeyinde kalması maalesef dünyanın görmediği bir saldırganlığın ortaya çıkmasına yol açmaktadır. İsrail Başbakanını yaptığı dünyada büyük çatışmaları tetikleyecek, geri dönüşümü olmayan gelişmelere yol açacak bir olaydır. Bütün dünyanın hukuka saygılı, adalete saygılı devlet adamlarını ve devletlerini bunu kınamaya, kınamak da yetmez, bu konuda güçlü adımlar atmaya davet ediyoruz” diye konuştu.
‘ÇARPIK ZİHNİYET YÜRÜRLÜKTE KALMAYA DEVAM EDİYOR’
31 Mart yerel seçimlerine ilişkin itirazlara değinen AK Parti sözcüsü Çelik, şunları kaydetti:
“CHP sözcülerinin, adaylarının yaptığı açıklamalardaki, kasten vatandaş iradesinin ortaya çıkmasını engellemeye dönük unsurları yakın bir şekilde takip ediyoruz. CHP’nin İstanbul adayı, en başta yasal ve meşru olan itiraz sürecini itibarsızlaştırmaya, hatta illegal ve temelsiz göstermeye çalıştı. Zaman içinde bu çabanın aslında milli iradeyi, heba olmuş oyların sandıkta yer bulmasını itibarsızlaştırma olduğunu anlayınca bu meseleyi küçümsemeye çalışıyorlar. ‘Sonuçlar değişmeyecek’ diyerek hukuki sürecin akamete uğramasını talep ediyorlar. Bütün bu söyledikleri binlerce oyun, heba olmuş oyların kayıtlara geçmesiyle anlamsızlaşmıştır. Bunların içinde 10 binlere varan AK Parti’nin oyları bizim kaydımıza geçtiği gibi, diğer partilerin de kaybolmuş oyları kayıtlara geçmektedir. Sonuç olarak yüzde 85’lik katılıma imza atmış vatandaşlarımızın hakkını, hukukun oyunu koruyan süreç, kamuoyunun önünde, bütün siyasi partilerin, kameraların önünde, yargı denetimi altında yürümektedir. Son derece şeffaf bir süreçtir bu. Demokrasinin kutsalı olan sandığa sahip çıkma iradesinden neden rahatsızlık duyuluyor? Hukuk ve demokrasi ilişkisinde temel bir eksiklik var. Sonucun ortaya çıkmasını engelleme hususunda bu çarpık zihniyet halen yürürlükte kalmaya devam ediyor. Anlayamadığımız husus şudur; ‘Biz kazandık’ diyorlar. Bu kadar rahatsanız, oy sayımı hususunda bu telaşınız niyedir? Kendinizden eminseniz, bırakacaksınız vatandaşımızın talimatını net görebileceğimiz şekilde yargı denetimi çerçevesinde sayılacak ve sonuçlar ortaya çıkacak.”
‘SONUCA SAYGI GÖSTEREBİLMENİZ İÇİN ÖNCE SÜRECE SAYGI GÖSTERECEKSİNİZ’
Bütün siyasi partilerin hukuk sayesinde var olduğunun altını çizen Çelik, “Burada da sürecin patronu YSK’dır. Dolayısıyla siyasal varlığımızı borçlu olduğumuz hukuk zemini burada süreci tamamen idare etmektedir. Sonuca da onlar karar verecektir. Burada bir siyasetçi sürece saygı göstermiyorsa, sonuca da saygı göstermiyordur. Sonucu kendi lehine ya da aleyhine olmasına göre değerlendiriyordur. Halbuki, sonuca saygı gösterebilmeniz için önce sürece saygı göstereceksiniz. Sürece gösterdiğiniz saygı, sonuçlara gösterdiğiniz saygının en temel göstergesidir” diye konuştu.
‘HER ZAMAN OLDUĞU GİBİ AYNAYA BAKMIYORLAR’
CHP Sözcüsü Faik Öztrak’ın, “Vatandaş iktidar partisini uyardı” şeklindeki açıklamasını ele alan Çelik şöyle konuştu:
“’İktidara yürürken, seçime giderken ne kadar vatandaşı dinliyorsak, seçimden sonra da bunu yapacağız’ prensibiyle hareket ettik, o sebeple de 15 seçimdir vatandaşımız partimizi birinci parti yapmıştır. Biz vatandaşın talimatını almak için seçimlere gidiyoruz. Enteresan olan şu; hem merkezi yönetim seçimlerinde, hem yerel yönetim seçimlerinde vatandaşın hiçbir şekilde birinci parti yapmadığı CHP, sadece AK Parti’nin uyarı aldığından bahsediyor. Yine her zaman olduğu gibi aynaya bakmıyorlar. Burada da Cumhur İttifakı’yla yüzde 52, AK Parti olarak yüzde 45’e yakın oy almış partimizin ittifakın ve partimizin birinciliğinin açıkça tescil edildiği bu durumda CHP yöneticilerinin dönüp kendilerine bakması ve kendilerine verilen mesajla uğraşması gerekir.”
‘HESAP MAKİNESİYLE GEZECEĞİNİZE ANAYASAYLA GEZİN’
Pek çok yerde AK Parti’nin YSK’ya yaptığı itirazların reddedildiğini de sözlerine ekleyen Çelik, “Biz eleştirebiliriz, siz de eleştirebilirsiniz ama sonuçta, YSK’nın varlığına dönük tehdit açıklamasıyla esasında kendi varlığınızı da oluşturan hukukla kavga etmiş oluyorsunuz. Millet iradesiyle kavga etmiş oluyorsunuz. Bu zincirleme kaza, maalesef bir kez daha CHP’nin dilinde görülmüştür. Açık bir şekilde söylüyorum kendilerine ve adaylarına, hesap makinesiyle gezeceğinize, anayasayla gezin. Elinizde hesap makinesi, yanılmayalım diye hesap makinesiyle çıkıyorsunuz ama tipik bir şekilde eksik zihniyetinizi devam ettirerek, toplayacağınız yerde çıkarıyorsunuz, böleceğiniz yerde çarpıyorsunuz. Dolayısıyla o kürsüye anayasayla çıkmanızda, konuşurken de anayasanın 138’inci maddesinin önünüzde bulunmasında fayda var” diye konuştu.
‘BU SÜRECİ SONUNA KADAR KULLANACAĞIZ’
Çelik, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Ankara’daki itiraz sürecinin ne durumda olduğu yönündeki soruyu yanıtlayan AK Parti Sözcüsü Çelik, şöyle konuştu:
“YSK’ya başvurularımızı yapıyoruz, delillerimizi sunuyoruz. Beklentilerimiz doğrultusunda olduğu gibi, olmayanlar da çıkıyor. Arkadaşlarımız il seçim kurullarının verdiği kararları YSK’ya taşıyacaklardır. Sonuç olarak kazanan bu şekilde ortaya çıkacaktır. Kazanan kim olursa tebrik edeceğiz. Sonucun ne olacağını ben bilemem. YSK’nın ne karar vereceğini de bilemem. Onlar yargı mantığı içinde, hukuki prensiplere uygun olarak bu kararı verecekler. Biz, sonucu değişecek bir tablo ortaya çıkarsa başarımızın tecil edildiğini düşüneceğiz. Sonucun değişmeyeceği şekilde bir tablo ortada çıkarsa da, ‘Aldığımız oyu tam olarak gördük, milli irade böyle tecelli etti’ diyeceğiz. Süreç konusunda yasal imkanlarımızı, kanuni yolları, seçim sisteminin parçası olan bu süreci sonuna karar sürdüreceğiz. Sürece gösterdiğimiz saygıyı sonuca da göstereceğimizi tüm dünya görecektir.”