İSMET KÖSOĞLU
RİZE-DEVA Partisi Rize İl Başkanı Muhammet Avcı son yaşanan olaylarla ilgili bir açıklamada bulundu.
DEVA İl Başkanı Muhammet Avcı açıklamasında’’ Son günlerde Deva Partisi üzerinden yürütülen karalama kampanyalarını yakından takip ediyoruz. Biliyoruz ki yarım yamalak duyumlarla partimize saldırılmasının sebebi Genel Başkanımız Sn. Ali Babacan’a ve Deva Partisi’ne duyulan ilginin günden güne artmasıdır. Yola çıktığımız ilk gün nöbetleşe zorbalık dönemini bitireceğimizi söylemiştik. Türkiye’yi özgür ve zengin bir ülke yapacağımıza söz vermiştik. Tüm vatandaşlarımızı kucaklayan, hukukun üstünlüğüne dayanan, gençlerin geleceğe ümitle bakabildiği bir ülkeyi birlikte inşa edeceğiz, demiştik. Bu iddialarla aylarca çalışıp tam 22 eylem planımızı açıkladık. Bugüne kadar hiçbir partinin yapmadığı kadar ayrıntılı çalışmalarla ülkemizin sorunlarını nasıl çözeceğimizi planladık. Tarımdan eğitime, adaletten sağlığa, temel hak ve özgürlüklerden sosyal politikalara, dijital dönüşümden ekonomi ve finansa kadar her alanda planlarımızı açıkladık. Tamamına https://devahazir.devapartisi.org.tr/ adresinden ulaşabilirsiniz.
Bir kaşık suda fırtına koparılıyor
Ancak üzülerek görüyoruz ki ülkenin selameti için iki satır okuyup yazamayan, ortaya bir plan program koyamayan kimi aciz siyasiler gemilerini iftira ile yürütmeye çalışıyorlar. Milletimizin milli ve manevi değerlerini siyasi sermaye olarak gören bu kimseler biliyoruz ki sadece kendi menfaatlerine hizmet ediyorlar. Bir kaşık suda fırtına koparan bu kişilere soruyorum. “Ben Türküm, Müslümanım, Sünni’yim diye sadece oraya hitap edecek bir parti kurmadım. Ben bu ülkede her türlü vatandaşın 1.sınıf vatandaş olmasını istiyorum. Her bir vatandaş anayasaya baktığında orada kendisini görmeli.” İfadesinde rahatsız olunacak ne var. “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı ile ilgili esaslar dil, din, etnik köken, mezhep ve benzeri farklılıklar gözetilmeksizin kanunla düzenlenir.” İfadesinin neresi sizi rahatsız etti. Ya da “Din ve inanç topluluklarının örgütlenme özgürlüğü önündeki tüm engelleri kaldıracağız.” İfadesinde nereye itiraz ediyorsunuz. Biz, insanların doğuştan sahip olduğu temel haklar pazarlık konusu yapılamaz diyoruz. Toplumun bir kesimi bir başka kesimi üzerinde tahakküm kuramasın, çoğunlukçu değil çoğulcu bir yaklaşımla tüm vatandaşlarımız kendini 1. Sınıf vatandaş olarak hissetsin diyoruz. Kralların
değil kuralların hâkimiyeti olsun diyoruz. “Tüm vatandaşlarımızın anadili anasının ak sütü gibi helaldir. Anadilinin geliştirilmesi amacıyla, anadilinin öğretilmesi ve geliştirilmesi için kurslar açılmasına imkân tanıyacak, talep doğrultusunda bu kursların kapasitesini artıracak ve bu kurslara destek sağlayacağız.” İfadesinden de kimse rahatsız olmasın. İHA ve SİHA’larla ilgili gurur duyuyoruz, destekliyoruz, bu şirketlerin sayılarının daha da artmasını istiyoruz ifadelerini kesip de rekabet olmayan yerde rehavet olur ifadesi üzerinden bize saldıranların niyetlerini elbette çok iyi biliyoruz.
Bizim bu ülkeye sevgimizi ve sadakatimizi ölçmek kimsenin haddi değildir. Biz çok iyi biliyoruz ki vatanını en çok seven işini en iyi yapandır. Biz de her alanda yaptığımız çalışmalarla ülkemize hizmet ediyoruz. Ve her zaman diyoruz ki eleştirilere açığız, gelin konuşalım ve en doğruyu bulalım. Yine de kimi art niyetli yorumlar ancak sahiplerini ele veriyor. Fikir dünyasının arka odalarında çoğunluğu elde edip kendisinden olmayanları ötekileştirmek, ezmek, temel hak ve özgürlüklerini görmezden gelmek isteyen zihinleri tedavi edeceğiz. İnanıyorum ki kendi varlıklarını devam ettirmek için toplumu kutuplaştırmakta, iftira ve hakaretlerle kendilerine siyaseten alan açmakta hiçbir beis görmeyen bu sorumsuz yaklaşımların bundan sonra Türk siyasetinde yeri olmayacaktır’’ dedi.