Reklam

Reklam
Reklam
Haberim Hamsi | Trabzon Haber

Trabzon Emek ve Demokrasi Platformu Zamlar geri çekilsin, enerji şirketleri kamulaştırılsın

“Memleketimize duyduğumuz sorumluluğun, halkımıza beslediğimiz sevginin sınırı; halkına kör ve sağır olanlarca hayal bile edilemez “


Trabzon Emek ve Demokrasi Platformu Zamlar geri çekilsin, enerji şirketleri kamulaştırılsın

Düşünce ve ifade özgürlüğü, Anayasa ile güvence altına alınmış temel insan hak ve hürriyetlerindendir. Yurttaşların bu hakkı kullanımı, demokratik toplum düzeninin ve hukuk devleti  ilkesinin gereğidir. Gelişkin, sağlıklı ve işleyen demokrasileri diğerlerinden ayıran temel özellik budur.

 Üzülerek yaşıyor ve tanıklık ediyoruz ki ülkemiz yasakçı, baskıcı ve keyfi uygulamalar ile hızla Anayasasında yazılı bulunan laik, demokratik, sosyal hukuk devleti olma ilkelerinden uzağa sürüklenmektedir.

Değerli Basın Mensupları,

Ülkemiz, siyasi iktidarın da artık itiraf ve kabul ettiği üzere ağır ve giderek derinleşen bir ekonomik kriz sürecinden geçiyor. Yaşanan ekonomik kriz ile iç içe geçen siyasal kriz sosyal açıdan da zorlayıcı bir dönemi işaret ediyor.

Düşük ücretler, yüksek enflasyon; başta enerji olmak üzere tüm temel tüketim maddelerinde yapılan fahiş zamlarla birlikte artan hayat pahalılığı; geniş halk kesimleri için yaşamı, dayanılmaz, çekilmez, acı verici bir hale getirmiş bulunuyor. Memleketin dört bir yanında insanımız, yaşadığı sıkıntıyı dile getirerek bu zamlarla yaşanamayacağını, geçinemediğini haykırıyor.

Böylesi bir toplumsal iklimde Trabzon Emek ve Demokrasi Platformu olarak toplumca hep beraber,  çileye dönüşen yaşamlarımıza dikkat çekip taleplerimizi içeren bir daveti toplumla paylaşmak için hazırlığımız bildiri, öncesinde ilgili makamlara bildirimde bulunulmasına rağmen, idare tarafından hukuksuz bir şekilde engellendi. Bir arkadaşımıza idari para cezası kesildi.

Engellemeye gerekçe olarak gösterilen Kabahatler Kanununun 37. maddesi yasaklamadaki keyfiyeti açıkça ortaya koyuyor.

Adı geçen 37. madde; “Mal veya hizmet satmak için başkalarını rahatsız eden kişi, elli Türk Lirası idarî para cezası ile cezalandırılır.” Oysa ortada ne ticari bir mal veya hizmet ne de bunun satımı diye niyet var. Anlaşılan kamu idaresinden anladıkları tek şey akçeli işler, yasaklar, cezalardan ibaret. Ortada apaçık bir hukuksuzluk var. Bu hukuksuzluk karşısında yasal ve demokratik tüm haklarımızı kullanacağımızı belirtmek isteriz.

Diğer yandan 19 Şubat 2022 Cumartesi günü yurttaşlarımız ile Merkez Postane önünde buluşup Atatürk Alanı’nda (Meydan Park) yapmayı planlandığımız basın açıklaması da idarece kolluk eliyle aynı hukuksuzluk ve keyfiyetle engellendi. Hatırlatmak isteriz ki

Anayasamıza göre (Madde 34.) Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir. Basın açıklaması etkinliği düzenlemek izne tabi değildir. Kamu düzeni anayasamızın ve yasaları uygulamaktan geçer. Anayasamızda ve yasalarımızda bulunan temel hak ve hürriyetleri koruyucu maddeleri hayata geçirmeye çalışan bizler esasında kamu düzenini hayata geçirmektir. Bunun karşısında duranlar kamu düzenini bozanlardır.  

Üstelik, yasaların öngördüğü biçimde usulüne uygun biçimde alınarak kamuoyu ile paylaşılmış bir karar olmadıkça; basın açıklamalarının, toplantı, gösteri ve yürüyüşlerinin yasaklanması, halka ait kamusal alanların basın açıklamalarına kapatılması hukuken mümkün değildir. Valilik makamı hukuken mümkün olmayanı, yurttaşlar ile güvenlik güçlerini karşı karşıya getirmeyi göze alarak mümkün kılmıştır.

Bir kamu görevlisinin yapacağı en son şey ülkenin halkı ile kolluk güçlerini karşı karşıya getirme riski yaratacak şekilde ferasetini yitirerek sorumsuzluk göstermesidir.

Anılan günde, basın açıklaması yapılması planlanan Atatürk Alanı’nın Trabzon Büyük Şehir Belediye Başkanlığı tarafından manidar bir zamanlama ile alelacele başka bir etkinlik için tahsis edilmesinin altını ise ayrıca çiziyoruz. Belediye yetkililerine provakatif, ötekileştirici, ayrıştırıcı tutumlardan vazgeçerek, tüm kentin sorumluluğunu taşıdıklarını özellikle hatırlatıyoruz.

Unutulmasın ki memleketimiz için duyduğumuz sorumluluğun ve halkımıza beslediğimiz sevginin sınırı halkının yaşadıklarına kör ve sağır olanlarca hayal dahi edilemez.

Değerli Basın Mensupları,

Bir ülkeyi yönetenler ne zaman ki halkına ve taleplerine yabancılaşır; işte o vakit sorunlar çözümsüzlük sarmalına bulaşır. O nedenle soruyoruz :

Halkın geçinemediğini, ısınamadığını, yetişme çağında çocuklarımızın bedensel ve zihinsel gelişmelerini sağlayacak gıdalardan ve vitaminlerden yoksun bırakılmasını dile getirmesi, insanca yaşamak arzusu ve talebi Valilik makamı için neden ürkütücü bulunur?

Zamlar geri çekilsin, enerji şirketleri kamulaştırılsın isteği valilik nezdinde nasıl ve niye rahatsızlık yaratır?  Yurttaşların,  yaşadığı sorunlar karşısında kentinin en yetkili kamu görevlisini yanında görmek isteğinin karşılıksız bırakılması hangi gerekçeyle açıklanabilir?

Halkımızın, yaşadığı sorunlara ülkeyi yöneten siyasi iktidardan çözüm istemesinden doğal ne olabilir?

Bu istek, hangi anlayış ile kamu düzenine tehdit olarak algılanır ve görülebilir?

Kamu düzenini tesis edip korumanın  yolu; herkes için hukuk, adalet, eşitlik, insanca yaşama koşullarını oluşturmaktan geçmiyorsa, nereden geçiyor?

Bir halk sahibi olduğu ülkenin sokaklarından ve meydanlarından nasıl, niçin ve hangi hakla mahrum bırakılabilir?

Demokratik ülkelerde sokaklar ve meydanlar demokrasinin akciğerleri olarak kabul edilerek yurttaşların kendisini ifade etmesinin kolaylaştırıldığı mekanlar olarak tanımlanırken; ülkemiz ve insanına bu hak neden çok görülmek istenir?

Egemenlik kayıtsız şartsız Halkın değilse kimindir?

 Bu sorulara, kamuoyunu ikna edecek açık ve net şekilde cevaplar beklemek hakkımızdır.

Değerli Basın Mensupları,

Halkımıza çağrımızdır;

Bu zor dönemden birlik olarak, dayanışma içinde, yardımlaşarak, birbirimize tutunarak ve sığınarak, hakkımız olan insan onuruna yaraşır bir yaşamı istemenin hakkımız olduğunu bilerek, demokratik ve barışçıl bir şekilde taleplerimizi dile getirip  görünür kılarak çıkacağız.

 Ayrımsız 84 milyon insanımızın eşit, özgür ve kardeşçe yaşadığı, her alanda hukukun ve adaletin tecelli ettiği, yokluğun, yoksulluğun olmadığı, laik, demokratik, tam bağımsız bir ülke için, memleketimize olan sorumluluk duygusu ve halkımızın çıkarını her şeyin üzerinde gören bir kavrayış ile hareket etmeye devam edeceğiz.

21.02.2022

Halkımıza ve milletimize saygılarımızla

                                                                                    

                                                                                      

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

Günebakış Trabzon Haber