Yazacağım
Bu konuyla ilgili,
Belki de binlerce kez söylenmişti bana…
Fakat
Bugüne kadar,
Bir türlü yazmak nasip olmamıştı…
Yazıma başlamadan önce
Ömer Sevinçgül’ ün
Bu konuyla ilgili bir sözü
Şimdi aklıma geldi,
“Milletin,
Koyun gibi güdülmek istemeyen,
Kendi aklıyla düşünen,
Kendi iradesiyle karar veren,
Gerçek bireylere
İhtiyacı var” demişti…
Yine
Sadi Şirazi’nin
Ebeveynlere seslenen bir sözü ile
Devam edelim,
“Çocuklarımızı kuzu gibi
Büyütmeyelim ki,
İlerde koyun gibi, güdülmesinler…”
“Fransızca
Bir kelime olan üniversitenin,
Evrende var olan
Bütün bilgilerin tartışıldığı,
Sorgulandığı
Ve
İşlendiği bir yer olduğu” vurgulanmıştır…
Üniversal olan üniversiteler,
Özgürlüklerin
En fazla olması gereken yerlerdir…
Bireyler rahatça
Sorunları dile getirebilecek
Ve
O sorunlara
Çözüm bulabilecek, yerdir üniversite…
Yazımın konusunu
Merak ettiniz değil mi?
Durun
Sizlere anlatmaya başlayayım…

Üniversitede ki bireyler,
Üç kısma ayrılır…
Öğrenciler; eğitim almaya gelmiş,
Bir meslek öğrenirken
Yukarda saydığım şekilde,
Sorgulayıp,
Tartışacak ve çözüm bulacaktır…
Akademisyenler ise;
Ders verip,
Bilim için araştırmalar yapacak…
Sorgulayıp, tartışacak
Öğrenciye yol gösterecektir…
Ve
Üçüncü kısım ise
İdari personeldir…
İlk iki kısmın arasında köprü
Vazifesi yapanlar,
Bu kısımdaki kişilerdir…
Ancak
Ne yazık ki,
Sürekli burnu sürtülen,
Soruşturma açılıp,
Sürgün edilen
Ve
Koyun gibi güdülen kısım, bu kısımdır…
En batıdaki ilçeden
Her sabah
En doğudaki ilçeye çalışmak için giden
Veya
Tam tersi şekilde
Günde
3 saatten fazla yolda geçiren
İdari kadrodakilerdir…
Öğrenciler,
Kulüpleri,
Dernekleri aracılığı ile
Haklarını ararlar…
Akademisyenler ise,
Kendileri gibi akademisyen olan
Üniversitenin en başı Rektör
Ve
Rektör Yardımcıları ile
Sorunlarını dile getirebilirken,
Üniversitelerde
İdari personel, sahipsizdir…
İdari personelin en başı olan
Genel Sekreterlik makamı
Birkaç üniversite dışındaki hariç
Ekseri,
Vekâleten
Akademisyenler tarafından yönetilmekte…
Öyle olunca
İdari personel,
Garip ve sahipsiz kalmakta…
İdari personelin
Haklı durumda olması,
Liyakatli,
Hukuk benden yana diye
Söylemesi
Veya
Adalet istemesi mümkün değildir…
Yalnızca,
Ona verilen rolü oynar
Ve
Oynanan
Bu tiyatroda,
Hiçbir zaman başrol olamaz…
Üniversitelerin yönetimi olan
Rektör,
Rektör Yardımcısı ve
Genel Sekreterlik makamlarında
İdari personelden hiç kimse
Mümkün değil, söz sahibi olamaz…
İdari bir kadro olan
Genel Sekreterlik makamının,
Yönetimde
Söz sahibi olması
Ve
Döner sermayeden pay alması,
O makamı
İdari kadroya
Teslim etmelerine engeldir…
Ayrıca
Genel Sekreterlik makamının
Özüne teslim edilmemesi dolayısıyla,
İdari personel
Hak aramayacağından,
Yönetici olan Akademisyenlere karşı
Hep boynu bükük olur…
Onlar,
Hak arayamaz,
Sorgulayıp, tartışamaz…
Koyun gibi
Güdülmeye alışmak zorundadır…
Eğer
Sivri biri çıkar da
Bunları yaparsa,
Hakkında soruşturma açılır,
Gidemeyeceği yere
Sürgün edilerek, burnu sürtülür…
Peki
YÖK bunu bilmiyor mu?
Elbette biliyor,
Hatta
Alttan alta destekliyor, olabilir…
Çünkü
Düşünen, araştıran kişi,
İdari personel olmamalıdır…
Zaten
Öğrencilerle,
Epey uğraşmaktalar…
Birde
İdari personel
Bu çarka girerse Maazallah,
Halleri nice olur…
Şu öğrenciler
Ve
İdari personel olmasa,
YÖK’ü
Öyle bir yönetirler ki,
Bütün dünyaya
Örnek bir YÖK olur
Ama
Hadi neyse…

Çünkü
Onlar üvey evlat…

27.12.2021
Rahman AYHAN
Araştırmacı Yazar