1990 YILINDAKİ BELEDİYEDEKİ ÇALIŞMALARIM
Selden dolayı iletişim kesildi , dükkanımdayım aselsandaki çalışan arkadaş 3 gün uğraştı bir türlü arızayı bulamadı, gene teknik kısımda çalışan BAYRAM CİVELEK HULUSİ abiye gidelim diye ısrar ediyor en sonunda onun dediğine uydular geldiler bana abi ne yapacağız dedi , ben daha önceden araştırmamı yapmıştım roleyi sağırlaştıranın ne olduğunu tespitini yapmıştım,,
BAYRAM geldi abi dedi diyer teknisyen yolun karşıkı tarafında duruyor gelsene diye ona söyledim bana abi çok uğraştık dedi hadi bostepeye gidelim dedim ve orada yayın yapan bir radyodan bu frekans kirliliğini söyledim aradılar sahibini bir türlü gelemiyor biz bekliyoruz en sonunda teknisyene cık şu direğe kes şu radyonun elektriğini dedim
ve kesince sorun ortadan kalktı bir anda role rahatladı yayın oturdu oturdu el telsizleride çalışmaya başladı aslında bu tip yayın yapan radyoların (TRANSMİTİLERİN) trafolu olduğundan zaman zaman doğru akım kondansatörleri kuruyorlar ve artık istenilen frekansın dışında gezmeye başlıyorlar,
oysa şu ankilerde siwicmod var o gibi durumlara mahal vermemek için . teknoloji ilerledikce sistemde ona göre yenilenmiş oluyor, aynı zamanda elektrik harcamasıda düşüyor son teknolojide,
1990 daki bu sel felaketinde çok kişi sele kapılıp öldüler, özel tv yayınımız EKİM TV faaliyetlerine , konuklar alınmaya başlandı stüdyoya artık paket yerine direk canlı yapılıyordu ,proğramlar başta spikerler zorlandılar ama alıştılar sorun kalmadı ben devamlı TV de yayınları kontrol ediyordum teknik kısım benim işimdi ne kadar güzel proğram yapsanda boztepeye ulaşamayınca onun anlamı yoktu , teknik sorumluluk bambaşkaydı bu arada arabasız olduğumdan birikimlerimle bir eski 72 model 115 kasa dizel mercedes aldım.
ama direksiyonu kara idi dönmüyordu ben daha sonra bu yenicumadaki atölyemde hidrolik direksiyona arabayı gecirdim, zaten arabayı 350 liraya almıştım,burada sinema makineleri bile tamirlerini yapıyordum ne gelirse yeterki iş gelsin, coğu zaman para almıyordum, babamla son cumayı kıldık bu yenicuma caminde nereden bilecekti bir dahaki cuma yokum diye, sabaha yakın annem telefonla aradı babana bir şey oldu cabuk gelin , kardeşlerimide aramış annem bu halen bizde olan fandaklı apartmanında 4 cü katta oturuyorlardı hemen koştuk babam nefesini zor alıyor ortanca kardeşim MUHLİS’LE ben ellerimizi kenetledik ve babamızı oraya oturttuk öylece orman lojmanlarında oturan kardeşimin arabasına ilk kez bindirdik ve doğruca tıp fakültesine gittik, o yıllarda daha yeni kurulmuştu hemen taşıma sedyesine yatırdık acil olarak hiç ortada doktor yok uzun koridorlar araki kimseyi bulasın babamı kaybediyoruz o an bize kimse bakmıyor ilgilenilmiyor,herkez kendi aleminde kardeşlerime dedim bu böyle olmayacak gidin bir doktor bulunda gelin ne yapacagız iki kardeşimde gitti ben babamla kaldım o sırada fırıncı ERTUĞRUL yanımıza geldi MUHSİN abi dedi babam kendi derdine düşmüş ona hiç bakmadı beni tanımadınmı dedi ve gitti bende baba tanımadınmı bana boşver oğlum dedi o sırada kardeşim ALİ AKAR doğruyol partısinden milletvekili adayı o geldi bir anda bizle ilgilendiler ve babamı odaya cıkardılar, bizde kapının aralığından ona bakıyoruz oda bize el sallıyor demek gideceğini anladı o sırada hemşireler getirilen hastada alarm çalıyor dedi ve koşuşturdular babamı alıp ameliyata getirip pil taktılar ama malesef kurtulamadı, kucağımızda getirdik ve tabutuyla oradan döndük ben bir daha buraya gelmeyeceğim diye yemin ettim , ama ne yazıktırki ilerleyen yazılarımda bu yeminimi tutamadım mecbur kaldım,aldık evimize getirdik babamızı daha sonra sülüklüdeki mezarlığa defnettik , annemin akrabalarının yanına cünkü babamın kimsesi yoktu, yeni cuma caminde namazını kılmak için toplandık dostları yanımda görmek o anda başka oluyor , başsağlığı dileyenler daireden arkadaşları ben belediye elemanıydım o yıllarda ne yazıktırki belediye başkanı babamın cenazesine gelmedi çok bekledim yollara çok baktım kim vardıyanımda o anda orada yanımda REFAH partililer oldu SÜLEYMAN KAYA ve arkadaşları , ben o yıllarda gene belediyede işci kadrosundaydım cünkü öğretmenilik yıllarımda zaten eemekli sandığına bağlı olduğumdan memurdum hatta belediyede memurluk sınavı acılmıstı ben işci olduğumdan memurluk imtıhanına müracat etsene diye zabıta arkadaşlarım dedi ben zaten memurdumo yuzden işci olarak çalışıyorum dedim babammın durumunu öğrenmek için telsizden bana anons etti zabıta müdürümüz ŞÜKRÜ ÖZEN telsizde baban nasıl dedi sizlere ömür kaybettik demiştim bir şeye ihtiyacınız varmı diye sormuştu sizler sağolun müdürüm demiştim, EKİM TV çalışmalarımız devam ediyordu ama EKİM İSMİNİ KOYAN ZAT KENDİ BİLDİĞİNİ OKUYORDU.. DEVAM EDECEK…!