İYİ Parti Trabzon Milletvekili Dr. Hüseyin Örs, Ak Parti’nin tarım politikalarını eleştirdi, “üreticinin sesine kulak verin” dedi.
İYİ Parti Grubunun “Tarımsal ürün fiyat artışlarının önüne geçilmesi ve halkın temel gıda ürünlerine erişiminin kolaylaştırılmasına” dair verdiği önerge üzerinde parti adına konuşan Hüseyin Örs, covid-19 salgının tarım sektörünü olumsuz yönde etkilediğine dikkat çekerek “Coronavirüs salgını dünya genelinde tarım dış ticaretine ilişkin önemli kararların alınmasına neden olmuştur.
Sınırların kapatılması, uçuşların yasaklanması, belirsizlikler gıda ihtiyacının ülke içinde karşılanmasının önemini artırırken, tarımsal üretimde kendi kendine yetebilen bir ülke olmanın önemi salgın döneminde daha açık bir şekilde ortaya çıkmıştır.” dedi.
İYİ Partili Örs, konuşmasında gıda fiyatlarının son 6 yılın en yüksek seviyelerine geldiğini belirterek şu görüşlere yer verdi “2020 yılı hasat sezonuna ilişkin veriler incelendiğinde, pandeminin etkisi ve iklime bağlı olarak bazı ürünlerde üretimin azalması, artan talep, ülkelerin ve bireylerin ihtiyacından fazla ürün alması, kısıtlamalar gibi birçok nedenle gıda fiyatları son altı yılın en yüksek seviyelerine geldiğini görmekteyiz. Birçok ülke coronovirüs salgını nedeniyle bazı tarım ürünleri ihracatına yasak getirdi. Özellikle hububat, bakliyat ve yağlı tohumlarda ithalatçı olan Türkiye bundan oldukça olumsuz etkilendi. İhracat yasaklarından dolayı bu ürünlerin üretiminde kendine yeterli olmayan ve ithalat yapmak zorunda olan Türkiye, bitkisel yağda ve yem sektöründe sıkıntı yaşamaktadır.”
Tarımda ithalat politikasından vazgeçilip, üretimi artırmanın gerektiğini belirten Örs, “Yıllardır tarımda yapılan hataların faturasını yine tüketici ödüyor, ülke olarak hepimiz ödüyoruz. Türkiye olarak ithalat politikasından vazgeçerek üretimi artırmak zorundayız. Tarımda, planlanan bir üretim politikasıyla dışa bağımlılıktan kurtulmak tek çaredir. İktidarın bir reform söylemi var: “Her alanda reform.” Aslında baktığımızda, kulağa da hoş geliyor ama unutmayın ki reformlar esas olarak her şeyin iyiye gittiği durumlarda ekonomiyi daha da şahlandıracak, mesafeyi kısaltacak bir yapıda önümüze gelmelidir. Eğer reformları krizin en kötü dönemini yaşadığımız bu günlerde hayata geçirmeyi hem de sloganvari söylemlerle gündeme getiriyorsanız bu, samimi bir yaklaşım değildir. İktidar ‘Reform yaptık; uçuyoruz, büyüyoruz.’ diyor ama üreticimiz ‘Traktörüm hacizlendi. Ürünümü satamıyorum.’ diyor” ifadelerine yer verdi.
İYİ Parti Trabzon Milletvekili Dr. Hüseyin Örs, İYİ Parti olarak üreticinin yanında olduklarını, sorun ve taleplerini dinlemek için ilçe ilçe, köy köy Türkiye’yi dolaştıklarına dikkat çekerek “Türkiye’nin her yöresinde vatandaşlarımızla, esnafımızla, üreticilerimizle bir araya geliyoruz, onların sorun ve taleplerini dinliyoruz. Gittiğimiz her yerde üreticiler kan ağlıyor, girdi fiyatlarının yüksekliğinden şikâyet ediyor, ürününün para etmediğini söylüyor, hacizleri bizlere hatırlatıyor. Üreticilerimiz, tarımsal destekler yetmediği için, mazot gibi ithal girdilerin fiyatının yüksekliği nedeniyle banka kredilerine yöneliyorlar. Resmî veriler çiftçinin hem borçlarının hem de ödeyemediği borç miktarının arttığını gösteriyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumuna göre, Kasım 2020 itibarıyla çiftçilerin bankalara olan toplam borcu 125 milyar lirayı, takibe düşen kredi miktarı ise 5 milyar lirayı buldu. Tarımsal kredilerin yeniden yapılandırılması gerekir. Üretimde devamlılığın sağlanması için maliyetlerin azaltılması gerekir. Tarımsal üretim planlaması olmadığından ve desteklerin yetersiz olmasından dolayı çiftçi üretimden vazgeçiyor. Çiftçilerin üretim alanından çekilmesi kentlerimizde yeni sosyolojik sorunlara yol açarken, tüketicilerin daha pahalı ürün tüketmesine de neden olmaktadır.” dedi.
İYİ PARTİ Genel Başkanı Meral Akşener’in patates üreticilerinin sorunlarına ilişkin sözlerini hatırlatan ÖRS, konuşmasını şu ifadelerle sonlandırdı “Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener’in Grup toplantımızda dediği gibi; dardaki vatandaşımızın pazarlardan patates toplamak zorunda kaldığı Türkiye’de, çiftçimiz depolardaki patatesini satamıyor. Bakın, depolar ağzına kadar patates dolu. Sadece Niğde’de depolarda çürümeye yüz tutan 450 bin patates var, ülke genelinde ise yaklaşık 700 bin ton patates çürümeyi bekliyor; bir ay daha depolarda kalırsa hepsi ya çürüyecek ya da çillenecek. Patates üreticisi iki aydır “Ürünümüz çürüyor.” diye bağırıyor ama oralı olan yok. İktidardaki arkadaşlara sesleniyorum: Lütfen üreticinin sesine kulak verin.”