YILMAZ : Sağlık Turizminde Türkiye ve Beklentilerimiz
Doğu Karadeniz Sağlık Turizmi Derneği Başkanı Mustafa Yılmaz; Tüm Dünya’da Covid-19 pandemi süreci boyunca tüm dünya ülkelerinin çoğunda hastaneler ve sağlık alt yapılarının eksikliği ve özelleşen sağlık sistemi ile aşırı vaka sayılarına geç ve bilinçsiz müdahele,hastane koridorlarında korona hastalarının bekletildiği günlere ve bunlarla birlikte aşırı ölümlere tanık olundu.
Türkiye olarak erken teşhiş ve tedavi konusunda Türkiye’nin güçlü bir sağlık alt yapısı olduğunu,Doktorundan hemşiresine ve destek personeline kadar 1 milyon 100 bini bulan Sağlık ordusuyla tüm dünya’da sağlık alanında aranan bir ülke haline gelmemiz ve bu anlamda Dünya Sağlık Örgütünün bile Türkiye’nin tedavi olunabilecek güvenilir ülke olarak bahsetmesi bizler için bir gurur kaynağıdır.Vatandaşlarımızın teşhis ve tedavi için başka ülkelere gittiği dönemlerden şükürler olsun aynı amaçla başka ülkelerden ülkemize gelen ve gelinen günlere ulaştık.Son 10 yıldır dünyada sağlık turizmi hızlıca gelişmekte olup; Son 3 yılda 1 milyon 300 bin hasta derdine derman bulmak için Türkiye’ye geldi.Pandemi süreci devam ederken ülkemiz olarak 20 Mayıs’da çıkan genelge ile ülkemize özel uçaklar ile Sağlık Turizmi konusunda tedavi amaçlı ülkemize gelen yurt dışı hastaları her geçen gün artarak gelmeye devam etmektedirler.Bu demekki bundan sonraki süreçte Ülkemiz Sağlık Turizmi anlamında sıçrama yaparak tüm dünyada aranan çekim merkezi yani şifa merkezi konumuna güçlenerek gelme noktasındadır.İstanbul’da yapılan yeni hastanelerin yapılıması ile; yurt dışından özel uçaklarla gelen hastaların hem askeri havaalanı ve normal havaalanlarına çok yakın mesafelerde oluşu,hastaların yaya mesafesi ile hastanelere ulaşılabilirliği kolay olmaları gelen hastaların tedavi olduktan sonra ülkelerine geri dönüşleri kolay olacağından bu yeni hastaneler ülkemizin imajına uluslararası arenada değer katacaklardır.Trabzon’da düşünülen Şehir Hastanesininde daha önce belirttiğim gibi havaalanına yakın mesafede bir konumda değerlendirilmesi bunun için en uygun yer ise Ktü Farabi Hastanesinin mevcut yerinin Sağlık Bakanlığı bünyesine alınması sağlanıp,sahille buluşan duble uçan yol ve tüm binalarının yıkılarak Şehir hastanesinin buraya yapılması gerektiğini şehrin tüm siyasilerince tekrar değerlendirilmesi gerektiğini üstüne basarak hatırlatmak istiyorum.Türkiye’nin Uluslarası arenada Sağlık anlamında adından söz ettirilen bir ülke olması bizlerin gurur kaynağı olması sebebiyle; Sağlık Bakanlığı uhdesinde kurulan USHAŞ adlı şirketin görevi;Türkiye’nin sağlık kapasitesinin,imkanlarının ve potansiyelinin yurt dışımda etkin bir şekilde tanıtılmasını sağlayarak ülke imajını güçlendirmektir.Yanlız: Sağlık turistlerinin ülke seçenekleri arasında sadece Türkiye yok. Rakip ülkelerden ayrışmak için Korona mücadelesi, sağlık sistemimizin kalitesi, sağlık turistleri için alınan önlemlerin dünyaya anlatılması gerek. Hem de hızlı ve etkin bir şekilde. Zaman bu zaman. Bu dönemi kaçırdık mı kıymeti kalmayacaktır. Türkiye’nin korona başarısı akıllarda taze iken bu çalışmayı yapmak gerekmektedir.USHAŞ denilen şirket bu görevi bugüne kadar takip ettiğimiz kadarıyla yerine getirememekte, iç pazar ve dış pazarda tamamen özel hastanelerin gayretli tanıtımları ve ikili mücadeleleri ile yabancı hastalar ülkemize gelmektedir. Mustafa Yılmaz; burdan Sağlık Bakanlığına çağrım;USHAŞ’ın gerekirse yönetimin değiştirilerek Ülkemizin sağlık pazarını yurt dışında sürekli tanıtması gerekmekte olup, STK’lar ile hep beraber omuz omuza bir şirkete dönüştürülmesi gerekmektedir.Bu sayede turizm alanında aktif illerimizdeki sağlık sistemi ve hastaneler yurt dışında sürekli tanınır hale gelmiş olacaktır bu sayede yurt dışı hasta sirkülasyonu artmış olacaktır.Yine bizim Sağlık Bakanlığından ivedi şekilde bir diğer talebimiz:Türkiye’de aktif yabancı turizm konusunda İstanbul,Ankara,Antalya,İzmir,Bursa,Trabzon gibi bazı önem arz eden şehirlerin Sağlık Müdürlüklerine o illerin sağlık sistemini ve o illerdeki özellikli, modern hastaneleri tanıtacakları yıllık tantım bütçesi iaktarılması gerekmekte olup,yine gelen yabancı hastalara ücretleri yetmediği takdirde indirim tasarrufu konusunda ve aracı kuruluşların getirdiği hasta başı kar oranı alma konusu İl Sağlık müdürlükleri nezdinde ilgili hastanelerin yöneticilerine yetki verilmesi sağlanmalıdır.Tüm bunlar sağlanırsa devlet hastanelerimizde vıb hizmeti konusunda kendilerini geliştirdikleri takdirde;Devlet hastanelerimiz Özel hastaneler ile bir yarış halinde olup alınan paylar ve getirilen hastalar daha çok çoğalmış olacaktır.Bu da Sağlık Turizmi anlamında Türkiye Cumhuriyeti Devletinin 2023 yılı hedefi olan 2 milyon hasta 20 milyar dolar döviz girdisi sağlama konusunda hızlıca artarak ilerlememizi sağlayacaktır.