31 Mart 2024 Yerel seçimleri nihayet sona erdi.
Bir Ramazan boyunca seçmen seçim heyecanı yaşadı.
Sandıklar açıldı ve sandıktan çıkan iradeye herkes saygı gösterdi.
Tabii ki sandıktan çıkan sonuçlar her siyasi partinin aynası oldu.
Bu durumda da her siyasi parti kendi konumunu gözden geçireceği malumdur.
Bu gece Sahura kalktığımda televizyonu açtım. Sayın Mansur Yavaş balkon konuşması yapıyordu.
Şu sözlerine rastladım. “Ben Kazandım yok” bizim karşımızda düşman yok biz hepimiz bu toprakların insanlarıyız. Ben de altı milyon Ankaralının başkanıyım biz kazandık Ankara kazandı, gibi güzel sözlerle devam etti.
Şöyle düşündüm.
Artık kutuplaşma siyasetinin sonu geldi. (İnşallah)
Bu kutuplaşma siyaseti insanımızı çok gerdi. Evet biz hepimiz bu toprakların insanıyız.
Seçim süreci içerisinde akıl almaz vaatler dağıtılan promosyonlar. Beyaz eşyadan tutunda çocuk bezine kadar hatta dağıtılan paralar, emeklilere vaat edilen maddi destekler. Seçmeni hep ikilemde bıraktı.
Oysa ki seçilen her kişi bu ülkenin insanıdır. Onu seçenin tercihidir. Buna da saygı duymak gerekir.
Tabii ki seçim için bir analizi yapmak doğru olacaktır.
Ne oldu da AK Parti bu kadar hizmete rağmen ülkede Belediye yönetimlerinin birçoğunu kaybetti.
Evet AK Parti bir hizmet partisiyken yapmış olduğu hizmetler ortadayken neden kaybetti.
Her şey çok güzel gidiyordu.
Ne olduysa Asgari ücrete ve halen çalışmakta olan memurlara verilen zamdan sonra oldu.
Verilen zamlar çok güzeldi ama emekliye hiç de memnun edici bir zam verilmemişti. AK Partinin hesabına göre Temmuz 2024 de bu çarpık durum giderilecekti.
Ama evdeki hesap çarşıya uymadı.
Çünkü emekli zor durumdaydı ve nereden bakarsanız bakın 15milyonun üzerinde emekli var.
Bu emeklileri %80’i onbinliranın altında maaş alıyor. Her gün artan fiyatlara bir çare bulunamadı.
Denetimsizlik aldı başını yürüdü. Bir hafta önce aldığınız peynir bir hafta sonra en az %10 zamlanıyor.
Bunun önüne geçilemedi. Kira artışlarının önüne geçilemedi.
Varoş yerlerde 800TL ye oturan vatandaşlara kiran 4000TL verirsen ver. Vermesen çık dendi.
Belki Ak Parti bunları temmuz ayında emekli maaşlarına yapacak olduğu zamla düzenleyecekti ama emeklinin sabrı tükendi.
Bana göre ikinci sebep AK Parti tüm kurmaylarını sahaya sürmesiydi.
İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya’yı daha doğrusu büyük şehirleri Beka meselesi olarak lanse etmeye çalıştı.
Üçüncüsü ise AK Parti uzun zamandan beri iktidar partisi ve bu partinin içerisinde birçok küskün var.
Bu küskünlük görev dağılımından tutunda göreve getirilen kişilerin makamlarını babadan kalan miras gibi yönetmeleri oldu.
Üçüncüsü Adaylarını hep merkezden atama usulü ile tespit edilmesi oldu.
Bu tercih Trabzon ’ada yansıdı.
Dördüncüsü Ak Parti İttifak da çok ketum davranıldı. AK Partinin isteğinin dışındaki istekler hep reddedildi.
Emekli zamları verilmeden önce de yazmıştım. Sayın Cumhurbaşkanım ne olursunuz emekliye verecek olduğunuz zammı bir defada verin.
Öyle önce %25, daha sonra bu rakamı arttırarak vermeyin.
Çünkü artık emekli kendisini, vatanında ikinci sınıf vatandaş görmeye başladı diye de yazmıştım.
CHP kanadına gelinde CHP tabii ki bu seçimde başarılı olmuştur ama bu seçimin galibi değildir.
CHP’nin başarılı olmasında tabii ki DEM Partinin önemi çok büyük.
DEM Parti burada gizli ittifak yapmıştır.
Zaten bu biliniyordu. İkinci aktör ise İYİ Parti oldu. İYİ Partiyi İstanbul da hiçbir varlık gösteremedi. İyi Partinin seçmeni CHP’yi destekledi.
Beşincisi, AK Parti küskünleri. En önemli faktörlerden bir tanesi de bu.
Ak Partiye küsen büyük bir çoğunluk YRP sine yöneldi. Bu durum Genel seçim de devam eder mi.
YRP için edebilir ama CHP için edeceğini zannetmiyorum.
Yine de bu seçimde bir galip aranıyorsa o da YRP dir.
Ayrıca bu seçimde “GEÇİMİN” hiçbir zaman göz ardı edilmemesi gerektiği dersi de verilmiş oldu.
Seçimin güzel yanı “sandıktan çıkan iradeye” herkes saygılı olmasıdır.
Yazımızı İbrahim Hakkı Hz. lerinin şu sözleriyle bitirelim.
Hak Şerleri Hayr eyler,
Zannetme ki gayr eyler,
Arif anı seyreyler,
Mevla görelim, neyler,
Neylerse, Güzel eyler,