Kıymetli katılımcılar,
Ne yazık ki gelinen son noktada İsrail yönetimi önce sivil yerleşim yerlerini ardından hastane ve ibadethaneleri hedef almıştır. Bu saldırılarda da onlarca Filistin vatandaşı can vermiş, çok sayıda çocuk enkaz altından hala çıkarılamamıştır.
Savaşın bile hukuku var değil mi?
Orantısız güç kullanılan bu kanlı saldırılar uluslararası hukukun açıkça ihlal edildiğinin çok net göstergesidir.
Bir hastane, bir ibadethane bir üniversite bombalanabilir mi? Eli silahsız masumların ve çocukların üzerine bomba yağdırılabilir mi?
Bu insanlık dışı bir vahşet ve soykırımdır.
Son günlerde şiddetini artıran kanlı saldırılar göstermektedir ki; namlunun hedefine çocuk ve kadınları koyarak zalimce saldıran İsrail Yönetimi muhakeme yeteneğini kaybetmiş, terör devleti olduğunu tüm dünyaya ilan etmiştir.
Bilinmelidir ki; Gazze’de büyük bir insanlık dramı yaşandığı bugünlerde, kanlı katliamlara karşı bütün dünya kör ve sağır gibi davransa da; bizler bu yaşanan soykırıma sırtımızı dönmemiz mümkün değildir.
Karadeniz Teknik Üniversitesi Rektörlüğü olarak, işgalci İsrail Yönetim’inin, Filistin halkına yönelik başlatmış olduğu soykırımı şiddetle kınıyoruz. Uluslararası hukuka ve temel insan haklarına aykırı katliamı nefretle telin ediyoruz.
Unutulmamalıdır ki, İsrail Yönetimi’nin bu saldırıları ne ilk, nede son olacaktır. Sivilleri doğrudan hedef alan, kadınları, çocukları katleden, hastaneleri, okulları, ibadethaneleri bombalayan bu zihniyet savaş suçu işlemiştir ve uluslararası hukuk önünde hesap vermelidir.
Bu katliama ve soykırıma açıklamaları ile destek veren silah, uçak gemisi, asker ile yardım eden ülkelerde bu vahşetten sorumludurlar.
Değerli katılımcılar ,
İnsan hakları, barış, sevgi, adalet, kardeşlik gibi kavramların arkasına saklanarak yıllardır dünyaya nizam vermeye çalışan egemen güçlerin bu söylemlerinin koskoca bir yalan ve aldatmadan ibaret olduğu bariz bir şekilde ortaya çıkmıştır. Batı değerleri bu katliam ile artık iflas etmiş, Birleşmiş milletlerin bu tür sorunların çözümünde hiçbir etkisinin olmadığı ve sadece 5 ülkenin yarar ve çıkarına kurulmuş bir örgüt olduğu bir kez daha kanıtlanmıştır. Cumhurbaşkanımızın bir çok kez ifade ettiği dünya 5’den büyüktür ve birleşmiş milletlerin yeniden yapılandırılması söyleminin ne kadar haklı olduğu bu olayda kendini göstermektedir.
Bilinmesini isterim ki; Filistin’e yönelik her türlü utanç verici yöntemle yürütülen soykırım sadece oradaki mazlum ve mağdur insanların sorunu değildir. Gelinen nokta itibarıyla mesele, dünyanın tamamının sorunudur.
Bu duygu ve düşüncelerle İsrail terör devletinin Filistinli vatandaşlara yönelik saldırısını bir kez daha kınıyor, başta Birleşmiş Milletler olmak üzere, tüm uluslararası kuruluşları ve insanlığı göreve davet ediyoruz. Bu katliamlara engel olunması, Filistin halkının en kısa sürede özgürlüğüne kavuşması ve başkenti Kudüs olan Filistin devletinin kurulması için adalet çağrısı yapıyoruz.
Son olarak da Gazze’de yapılanlara karşı ne yapabiliriz diyen tüm vatandaşlarımızı Gazze ve Filistin’e yardım etmeye çalışan Kızılay başta olmak üzere diğer hayır kurumlarına nakdi yardım yapmaya çağırıyor, ölen Filistinli kardeşlerimize Allahtan rahmet yaralılara acil şifalar diliyoruz.
Bu toplantımıza katıldığınız için de hepinize teşekkür ediyorum.