28 Şubat’ı unutmadık unutturmayacağız!!!

Değerli Basın Mensupları, Kıymetli Trabzonlular

Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bu topraklarda vesayetçiler 1.meşrutiyet’ten 15 Temmuz’a kadar ortalama her 10 yılda bir darbe yaptılar. Ülkemizi sosyal ve ekonomik açıdan çok büyük zararlara uğrattılar. Bu anlamda 28 Şubat Post – Modern Darbesi vesayetin en karanlık yüzüdür.

28 Şubat 1997 yılında Milli Güvenlik Kurulu’nun aldığı kararlar neticesinde Anayasa ve Uluslararası sözleşmeler hiçe sayılarak inançlı insanların toplumun her alanından tasfiyesi amaçlanmıştır.

Dönemin Refah-Yol hükümeti istifaya zorlanmış ve halkın iradesi hiçe sayılarak vesayetçilerin istediği hükümet kurulmuştur.

Askerler direkt yönetime el koymak yerine bunu medya üzerinden algı oluşturarak kendi deyimleri ile “Demokrasiye balans ayarı” yapmışlardır.

Vesayetçi medya darbeye zemin hazırlayarak kaos ortamı oluşturdu. Etnik ve mezhepsel gerilimi tırmandırdı. İnsanları ayrıştırdı, kamplara böldü, ekonomik dengeleri alt üst edecek provake haberler yaptı.

Sözde irtica ile mücadele adı altında;

Kur-an kursları ve İmam Hatiplerin orta kısımları kapatıldı. 8 yıllık kesintisiz eğitime geçildi. Üniversitelerde uygulanan başörtüsü yasağı ile binlerce kişinin eğitim hakları ellerinden alındı. Birçok Vakıf ve Dernek kapatılarak faaliyetlerine son verildi. Katsayı uygulaması ile üniversiteye giriş sınavlarında eğitimde fırsat eşitliği ilkesi hiçe sayıldı. Batı çalışma grubu adındaki bir oluşumla binlerce insan fişlenerek ordudan atıldı ve kamudaki görevlerine son verildi. Hukuk kuralları geriye işletilerek kazanılmış haklar yok sayıldı. Bankalar hortumlandı, faili meçhul cinayetler arttı, hukuk kuralları askıya alındı ve asıl amacı Anadolu Sermayesi’nin gelişimini engellemek olan 28 Şubat Darbesi’nin ülkemiz ekonomisine maliyeti tam 381 milyar dolar oldu.

Refah partisi kapatıldı ve dönemin Başbakanı merhum Prof.Dr.Necmettin Erbakan’a siyaset yasağı getirildi. 11 Ekim 1998 yılında başörtüsü yasağına karşı dünyanın en büyük sivil toplum eylemi düzenlendi, binlerce insan el ele tutuşarak özgürlük zinciri oluşturdu. Bu eylemde yüzlerce kişi tutuklanarak birçoğu idamla yargılandı.

Bin yıl sürmesi planlanan 28 Şubat Post – Modern Darbesi Türkiye’nin toplumsal ve siyasal ortamındaki büyük değişim ile asıl hedefine ulaşamamıştır. Fakat yarattığı mağduriyetler hala daha devam etmektedir.

28 Şubat Post – Modern Darbesi’nin 22. Seney-i devriyesinde siyasi ve askeri yargı kararları ile kumpas kurularak cezaevlerine gönderilen mazlumların en kısa zamanda adil yargılanmaları için “Yeniden Yargı Yolu” açılmalıdır. Gecikmiş Adalet Adalet değildir.

28 Şubat küresel bir projeydi. Türkiye’de ve Dünya’da Fethullahçı terör örgütü (FETÖ/PDY) eliyle yürüyülen “ılımlı İslam” adı altında İslam’ın asıl ruhunun yok edilmesi ve dinin sadece bireysel inanç meselesi olduğu insanlara benimsetilerek, toplumsal birliktelikten uzaklaştırılarak, haksızlıklar karşısında sessiz kalan mücadele ruhundan yoksun Müslümanlar oluşturmak amaçlanmıştır.

Birileri küçük hesaplar peşinde koşarken “Büyük Ortadoğu Projesi” (BOP) hedefine doğru sinsice ilerlemektedir. Sadece Türkiye’de değil Dünya’da küresel haçlı savaşının muhatabı olan birçok ülkede 28 Şubatlar yaşanmıştır yaşanmaya da devam etmektedir.

28 Şubat Post – Modern Darbesini yapanlar ile 15 Temmuz ihanetini gerçekleştirenler aynı zihniyetin ürünüdür. Terör örgütü lideri Fethullah Gülen’in o dönemde vesayetçi medyaya verdiği bir demeçte “ Asker daha Demokrat” sözleri bunun en büyük kanıtlarından biridir.

Demek ki 28 Şubat Darbesi tam olarak anlaşılmış olsaydı 15 Temmuz’u yaşamamış olacaktık.

Allah’a şükürler olsun ki;

28 Şubat Darbesiyle İslam’a karşı açılan bu savaşa boyun eğmeyip dik duranların mücadelesi ile inançlı bir neslin geleceği darbecilere teslim edilmemiştir.

28 Şubat’ı planlayan sadece askeri yapı değildi, bu darbenin medya, akademi, sivil, bürokrat, sermaye siyaset boyutu vardır ve bu darbeci yapılanmanın her kanadı yargılanmalı ve mahkeme kararlarıyla da darbe olduğu tescillenen 28 Şubat’ın tüm sorumluları adalet önünde hesap vermelidir.

Devletimiz son dönemlerde yenilenme ve her alanda kendine gelme sürecini başlatmıştır. Yeniden büyük Türkiye hedefine doğru yol almaktadır.

Amacımız 28 Şubat Darbesinin ve tarihe kara bir leke olarak geçen, inancımıza karşı yapılan saldırıların ve zulümlerin intikamını almak değil milletimizin iradesinin önüne bir daha engel çıkmaması için geçmişi unutmamak unutturmamaktır.

28 Şubat’ı unutmadık unutturmayacağız!!!

Trabzon Sivil İnisiyatif Kurulu adına yaptığımız basın açıklamasına katılan değerli basın mensupları, sivil toplum kuruluşları, siyasi parti temsilcileri ve Trabzon halkına teşekkür ediyorum..

Saygılar sunuyorum…